Gençlerin güzel İzmir’i

54 yaşındayım, şimdiye kadar böylesine kabus gibi bir zam kasırgası, pahalılık tayfunu, ekonomik kriz, büyük buhran görmedim. 70’li yılları hatırlıyorum. Kuyruklar filan vardı, terör vardı ama insanlar iyi kötü geçinebiliyordu. En düşük ücretli bile çocuklarını besleyip, okutup yetiştirebiliyor ve iyi yerlerde işe girmelerini sağlayabiliyordu. İdealist gençler her şeye rağmen geleceğe umutla bakabiliyordu. Ayda koloni kurmamız gereken 2022’de ise durum felaket. Cumhurbaşkanı Erdoğan bile sonunda itiraf etti: “İnsanlar aç sefil geziyor” dedi. Hele de geleceğimiz demek olan gençlerimiz, umutsuz, işsiz ve hatta aç. Evet, ‘aç’ dedim. Hem de üniversiteye gidebilen ‘şanslı’ gençler bunlar. Gazeteci Yazar Müyesser Yıldız’dan aktarıyorum: Olayın canlı tanığı bir dostumun ağzından aktarayım. “Metroyla Eryaman’dan Kızılay’a gidiyordum. Metro hareket ettikten kısa bir süre sonra ayakta duran gençlerden birisi bayıldı. Ona müdahale ederken, öte tarafta yine bir genç kız yere yığıldı. Kadın yolcular da onun yanına koşturdu. Birileri de metrodaki sistemden durumu sürücüye bildirdi. Bizim ilgilendiğimiz ilk bayılan genç kendine gelince ne olduğunu sorduk. Akşam aç yattığını, sabah da kahvaltı yapmadığını söyledi. Genç kızın durumu da aynıymış. İkisi de üniversite öğrencisiydi. Metro hareket ettikten sonra daha acısını öğrendim; meğer hemen her gün benzer olaylar yaşanıyormuş. Benim de üniversitede okuyan oğlum var. Kahroldum.” Bir kız öğrencimiz ise twitterden yazmış: “Gazetecilik öğrencisiyim. Hayırlısıyla seneye bitecek. Ancak ben seneye okula gelmeyi düşünmüyorum. Hocalarımla konuşup sadece sınavdan sınava okula gelmek istediğimi söyleyeceğim. Umarım yardımcı olurlar. Bunu istememin sebebi ise hayat pahalılığı. Babam işçi emeklisi. Annem işçi, asgari ücretle çalışıyor. Bir de ablam var. Bankacılık ve finans mezunu. Asgari ücretten 600 tl fazlaya çalışıyor. Evet, lisans mezunu bir insanın hak ettiği değer bu. Ayda 10 bini geçen bir para geliyor eve. 3 kişilik bir eve. Yoksulluk sınırının çok altında. Paranın geldiği gibi gideceği yerler de oluyor. Özellikle sırf ihtiyaç doğrultusunda çekilen kredi borçlarına. O borçlar asla eksilmiyor. Ailem bana bin lira gönderiyor ayda. Bazen geceleri gerçekten çok acıkıyorum. KYK menü ve porsiyonlarını, fiyat hakkımızı biliyorsunuzdur. Harçlığım olmadığı ve ailemden istemeye yüzümün yetmediği günler oluyor. Reflüm var. Midemin açlıktan yanmaması ve midemin şişip tok hissettirmesi için litrelerce su içiyorum. Çünkü artık bir paket cipsi bile lüks görmeye başladım. Abimin ve ablamın gençliğiyle kendi gençliğimi kıyasladım. Benim ne suçum vardı ve ben neden bu hayat pahalılığını yaşamak zorundaydım.” Evet, bu ve bunun gibi olayları çok sık yaşamaya başladık. Gıda ve konut enflasyonu roket gibi. Çocuklarını hasbelkader başka şehirlere gönderen dar ve orta gelirli aileler artık baş edemiyorlar. Öğrenciler açlıktan derste bayılıyor. Büyük bölümü Anadolu"dan gelen öğrenciler günde bir öğün yemek yiyebiliyor. Bunlar bizim çocuklarımız. Bizim geleceğimiz. Ülkemizin umutları. Onlara, bırakın güzel bir gelecek sunmayı, 3 öğün yemek veremez hale geldik. Son 20 yılda geldiğimiz nokta burası. Yurt desen devlet elini çekmiş yandaş vakıflara bırakmış. Onlar da Ankara’da, İstanbul’da değil New York’ta yurt yapasıymış! İşte bu ahval ve şerait içinde İzmir gençler içim bir umut şehri olmaya başladı. Türkiye’nin dört bir yanından güzel İzmir’e gelen öğrencilere İzmir Büyükşehir Belediyesi kucak açıyor. Her daim genç ruhlu Başkan Tunç Soyer, gençliğin ne kadar önemli ve kıymetli olduğunu biliyor. Onlara özel bir önem veriyor. En önemlisi de sosyal belediyeciliğin örneklerini ortaya koyuyor. İzmir’deki 4 büyük üniversitede, Dokuz Eylül, Ege, Kâtip Çelebi ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nde günlük 4 bin kişilik yemek dağıtıyor. Soyer, okullara yakın altı noktayı ‘Çorba Durağı’na çevirdi. Burada da gençlere çorba ekmek dağıtılıyor. 6 bine yakın gence karşılıksız aylık 3200 TL. Burs veriliyor. Soyer, geçtiğimiz 19 Mayıs’ta yapılan görkemli gençlik şöleninde yurt müjdesi de verdi: “Artan kira ve yurt problemi, okumak için başka şehirlere giden binlerce gencimizin ‘Barınamıyoruz’ diye haykırmasına sebep oldu. Birileri bu sorunu fırsat bilerek gençlerimizi cemaat-tarikat yurtlarına mahkûm etmenin yolunu yapmaya çalıştı. Biz İzmir’de buna asla izin vermeyeceğiz. Okulları açıldığı halde kalacak yeri olmayan 440 öğrencimizin yanında olduk. 835 kişilik yurdumuzu hayata geçirmek için adım attık.” Buca, Bornova ve Çiğli’de öğrenciler için ücretsiz çamaşırhaneler açılacak. Ayrıca nakliye yardımı da yapılacak. Öğrenci dostu Başkan Soyer, sanatçı (eski AST oyuncu ve yapımcısı) bir geçmişe de sahip olduğu için, sosyal faaliyetlerin önemini iyi biliyor. Konser, tiyatro ve festivaller için 35 bin bilet dağıtılıyor gençlere. İnternetten, ‘Bizizmir’ ve ‘İzmir Art’ üzerinden başvuru yapılabiliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı sporu da unutmadı. Özdere’de 150 kişilik, futbol, voleybol, basketbol, hentbol gibi branşların sahalarını da barındıran Gençlik ve Spor Merkezi hizmete alındı. İnciraltı Kent Ormanı, Karşıyaka Yamanlar, Çeşme, Güzelbahçe Olivelo alanı, Dikili, Çandarlı ve Bergama Kozak’ta gençlik kampları oluşturacaklar. Başkan Soyer, genç istihdamı ile ilgili çalışmaları da sürdürüyor: “İzmir’de gençlerin bir araya geldiği bir alan, ortam yaratmak isteyerek Tarihi Havagazı Fabrikası Gençlik Yerleşkesi’nin kapılarını açtık. 85 branşta ücretsiz eğitimler veren, ayrıca İŞKUR hizmet noktası olarak da görev yapan Meslek Fabrikamızın 13 olan kurs merkezi sayısını, ‘FikrimİZ’ birimiyle birlikte 26’ya çıkardık. Girişimcilikten pazarlamaya, bilgisayar teknolojilerinden yazılım ve tasarıma, barista eğitimlerinden finansman okuryazarlığına kadar pek çok branşta eğitimi ücretsiz alabilirsiniz burada. Genç Asistan projemizle 2022 yılı sanat uygulama projelerinde üniversite öğrencisi en az iki asistanımız olacak. Dijital İstihdam Platformunu kurduk. İş arayan gençlerimizin işverenlerle bir araya geleceği bir ortam olacak orası da.” Soyer, gençlerin ne kadar önemli olduğunu biliyor ve en önemlisi, eşi ve kızları, tüm ailesiyle birlikte genç ruha sahip bir Cumhuriyet aydını olarak onları gerçekten seviyor. Başkan Soyer gençlere şöyle sesleniyor: “Ne yapıyorsam en çok size layık olmak için yapıyorum. Bütün anketler şunu gösteriyor; maalesef gençliğin çok büyük bir bölümü geleceğini dışarıda arıyor. Şunu aklınızdan çıkarmayın, bu memleketin size ihtiyacı var. Birileri size ülkeden gidin diyor olabilir, sizi görmezden geliyor ve hatta görevi icabı vermesi gereken yardımı, hizmeti vermiyor da olabilir. Ancak şunu unutmayın… Bu topraklar sizin. Ve birinci vazifeniz; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmek.” İşte İzmir bunun için güzel ve genç dostu bir şehir. Türkiye’de onlara aş, özgürlük ve umut verebilen nadir yerlerden!     ÖNEMLİ NOT: İlgilenen gönüllüler için, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bir duyurusunu da buradan paylaşmak isterim: Üniversiteyi İzmir’de okumak için şehrimize gelen ancak barınma problemi yaşayan gençlerimiz için; Ekonomik olarak eğitim desteği ve/veya evde barınma desteği sağlayabilirsiniz. Ekonomik destek vermek isteyen hemşehrilerimiz; Aylık en az 600 TL, toplamda 4 ay (bir yarıyıl) 2400 TL destek ödemesi yapabileceği gibi, İkamet ettiğiniz evinizde ihtiyacı olan bir öğrenciye verebileceğiniz bir odanız varsa, evli ve genel sağlık durumunuz toplu yaşama uygun ise barınma desteği bölümünü seçerek de katkıda bulunabilirsiniz. Link: https://www.izmir.bel.tr/tr/DayanismaBasvuru Hasan Erel iletişim: [email protected]