Kurtuluşun 100. yılında İzmir’den Mavi Vatan’a kavuşan Anadolu

Emperyalizmin emriyle, 15 Mayıs 1919’da başlayan Yunan işgali büyük acılara neden oldu. Ancak Türkler, en çok da bu sayede millet ve ulus bilincine sahip oldu. Osmanlı Sarayı mecrasında daha önceleri İngilizler “Uygar millettir, bize medeniyeti öğretir” diye övülürken, Yunan postalının Ege topraklarına basması Türkleri uyandırdı. Atatürk işte, İzmir ve Türkiye için bu en acı gün olan 15 Mayıs 1919’da, İstanbul’dan Bandırma vapuruyla milli mücadele seferine çıkacaktı. Biliyordu ki artık Türk Milleti arkasında olacaktı. Türkiye’nin (en çok da yurt dışında ve özellikle Yunanistan’da tanınan ve takip edilen) jeopolitik bilgesi ve Mavi Vatan doktrinin mimarı E. Tümamiral Cem Gürdeniz, 12 Mayıs’ta Dağarcık Türkiye platformunun davetlisi olarak İzmir’deydi. Konak Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde muhteşem bir konferans verdi. Gürdeniz’in konferans başlığı, “Kurtuluşun 100. Yılında İzmir’den Mavi Vatan’a kavuşan Anadolu” idi. Amiral Cem Gürdeniz, “9 Eylül 1922, aynı zamanda Türkiye’nin, bu coğrafyanın, 1000 yıllık anavatan olarak devlet kurumsal kimliği altındaki bu toprakların, tekrar denizle buluşması anlamına geliyor. Bu 100. yıl, çok büyük etkinliklerle kutlanması, anılması ve anlaşılması gereken bir yıl aslında” diyerek konuşmasına başladı. Tarihteki Navarin, Çeşme ve Sinop deniz baskınlarını örnek veren Cem Amiral, Osmanlı’nın karacı bir imparatorluk olarak deniz körü olmasının, batmasında en büyük rolü oynadığını anlattı. “Türkiye’nin en büyük hazinesi coğrafyasıdır. Uzaydan birisi gelse, kendine bir yurt arasa, bütün dünyaya hakim olacak bir coğrafya arasa Anadolu’yu seçerdi. Üç tarafı denizlerle yıkanan, üç kıtaya hakim, tatlı su kaynakları, dağları ovaları olan. Kafkasya, Levand, Ege, Balkanlar, Karadeniz, Batı Asya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya hakim ve komşu. O yüzden ben hep derim, Suudilerin petrolü, Rusların gazı, Güney Afrika’nın altını olabilir, ama bizim coğrafyamız var. Bunun kıymetini çok iyi bilmeliyiz, başkalarına da kullandırtmamalıyız” diye konuştu Amiral. Denizcileşmek Zorundayız Cem Amiral’in Mavi Vatan doktrini, eski Sevr haritasının denizdeki bir benzeri olan Seville haritasını yırtmak üzerine kurulu. Bunu yapmak için de önce denizcileşmek ve jeopolitik endeksli düşünmek gerekiyor. Denizcileşmenin üç ayağı var: Güçlü Donanma, Deniz ticareti ve balıkçılık ile Deniz kültürü ve sporları. Jeopolitik ise daha zorlu bir alan. “Ülkeler jeopolitik gelecekleriyle yaşar, ‘Mavi Vatan’ siyaset üstü bir doktrin olarak devletin benimsemesi gereken bir kavramdır. Türkiye artık Atlantik için kenar kuşak (rimland) ülkesi olmaktan çıkıp kendi geleceğini aramalıdır” sözleriyle buna açıklık getiriyor Amiral Cem Gürdeniz. Dünya adasının emperyalizm tarafından kontrolünde kritik bir “Kenar Kuşak” ülkesi olarak işlevlendirilen Türkiye’yi İngilizler, Pax Britannica zamanında, Amerikalılar ise Truman Doktrini ile Soğuk Savaş ve NATO döneminde tepe tepe kullandı. Gürdeniz artık bu boyunduruktan kurtulma zamanının geldiğini söylüyor. Yunanistan’ın 100 yıl önce İngiltere tarafından Türkiye’nin üzerine sürüldüğünü anlatan Cem Amiral, bugün de benzer şekilde Ege ve Akdeniz’de ABD tarafından aynı role soyundurulduğuna dikkati çekiyor. Aynı şekilde NATO’nun Karadeniz’i zorlayacağını vurgulayan Gürdeniz sözlerini şöyle noktalıyordu: “Devlet asla ve asla deniz gücünde gerilemeye izin vermemeli, çünkü 600 yıllık Osmanlı tarihinin 500 yılı buna örnektir. Anadolu’yu Akdeniz’le buluşturan Mustafa Kemal Atatürk’e selam olsun. Sonsuza dek kuruluş ve kurtuluşa sadakatle, Yaşasın Atatürk, Yaşasın Cumhuriyet!”