Çoban ateşi

İzmirtube’da yayınlanan “İzmir Bereketi” programı ekibi olarak Aralık sonu İzmir’in Ulamış köyüne gittik. Seferihisar’a bağlı olan Ulamış, Anadolu geneline bakıldığında tarımsal kalkınma açısından epey yol almış bir yer. Tunç Başkan’ın meşhur Karakılçık atalık buğdayının yeniden doğum yeri aynı zamanda. Fakat mevcut ve yakıcı kriz ile birleşen AKP’nin 20 yıllık tarım politikaları sonucunda üretici bulmakta zorlandık. Çünkü üreticinin artık üretmesine yol verecek koşullar ortadan kalkmış durumda. Süt üretimi bitmiş. Eskiden her evde 4-5 inek varken bugün en fazla 3 evde bir kaç tane inek kalmış. Küçükbaş üreticileri de artık yapmayacağız diyor. Anneye yem alamadığı için yeni doğan kuzular ölmüş. Tarım Bakanlığı’nın verdiği taban fiyatı dinlemeyen tüccar sütü ucuzdan almak istiyor. Mazot, yem ve gübre fiyatları dolara bağlı olarak uçtu. Elektrik de ateş pahası. Karakılçık eken Mehmet Özden, taban gübre atamamış, sadece buğday ekmiş, verim bu sene yüzde 40 düşük yani. Mandalina üreticisi ürünü toplatamamış, çünkü alıcı yok. 2 bine yakın ağacında mandalinası kalakalan üretici Mustafa Yeşilkaya, eskiden diyor, “20 yıl önce yani mesela, böyle bir hasatta 3 daire alabilirdim.” Köyde araziler satılıyor, üretici satıp şehre göçüyor. Orada herkes maaşlı iş peşinde. Ama öyle iş de kalmadı artık. Seneye bizi sadece pahalılık değil kıtlık bekliyor. Distopya isteyen benden bedava distopya alın, yerli ve milli hem! Su zaten bizi bekleyen en büyük sorun. Küresel iklim değişikliği ve ekonomik kriz ile bizi kuraklık ve kıtlık bekliyor. Ankara’da değil ama İzmir’de bunların geldiğini, geleceğini gören birisi var. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer. Üreticiyi elinden gelen ne varsa desteklemeye çalışıyor ki, yoksulluk artmasın, üretim bitmesin. Sütünü değerine satabilsinler diye 1500 küçükbaş çobanıyla sözleşme yapılacak. Çoban ateşini yakıyoruz sloganıyla Bergama’dan başlatılan kampanya ile bu yıl içinde 12 buçuk milyon litre koyun ve keçi sütü alınacak. Tam 946 köyde tespit yapıldı. 12 buçuk milyon lira tutarındaki alımlarla Baysan Şirketi halka uygun fiyatla süt sağlayacak. Belediye - kooperatif işbirliğiyle, Hem çoban kazanacak, hem tüketici. Soyer imza töreninde, “Piyasada 8 lira olan köyün sütüne 11 lira, 6 lira olan keçi sütüne 10 lira ödüyoruz. Baysan şirketimiz dana ve koyun alımlarında da yüzde 5 yüksek bir fiyat ödeyecek. Başka Bir Tarım sertifikasıyla şehrimizdeki milyonların kullanımına bu ürünleri sunuyor olacağız" diye konuştu. İzmir tarım modeli, gelmekte olan felakete bir çözüm yolu. İzmir’den Türkiye’ye yayılmalı. Ama gerçekten dinleyen var mı? Üreticinin sesini başka duyan var mı? İşte orası biraz sıkıntılı.   Hasan Erel /eposta:  [email protected] İzmir Bereketi program linki: https://m.youtube.com/watch?v=8nJGSaFu62A