Yahevistotodo Nesli’ne selam!

Önce İspanyolcası çıktı İnternet’te… Bir dostum Almanca’ya çevirtmiş... Bana öyle ulaştı bu metin. Süper!.. 40 ile 50’li yıllarda doğup da hâlâ sağ olanlar. Selâm olsun neslinize… Okuyun: “40’lı… 50’li yıllarda doğduk biz. 50’li… 60’lı yıllarda büyüdük. 60’lı… 70’li yıllarda okuduk. 70’li… 80’li yıllarda âşık olduk. Evlendik. 80’li yıllarda dünyayı keşfettik. 90’lı yıllarda cüretlendik. 2000’li yıllarda sakinledik. 2010’lu yıllarda akıllandık. 2020’lerde doğru yolları tuttuk. Sekiz dönem yaşadık biz Tam iki asır. İki de farklı binyıl. Şehirlerarası aramalar için operatörlere bağlandık. Videolarla tanıştık. Youtube’u gördük. Plaklardan Youtube’a  taşındı müzikler. E-mailler’e, Whatsapp’lara geçti el yazması mektuplar.   Radyodan siyah-beyaz TV’ye… Oradan da Yüksekçözünürlüklü’ye taşındık. Video kulüplerini terk ettik, Netflix’li olduk. Bilgisayarların delikli kartları… Disketler… Şimdilerde neredeler… Gigabyte’lar… Megabyte’lar… Nandys’ler… İpad’ler… Hoşgeldiler… Kısa pantolonlar giyerdik çocukken. Büyüdük, uzadı boyca pantolonlar. Oxfordlar, Bermudalar… Çocuk Felci, Menenjit, Domuz Gribi bitti artık. COVID-19 ile tanıştık. Patenle gezer… Üç tekerlekli bisiklete biner… Çekçek’e bayılırdık. Mopedler çıktı daha sonra… Benzinli, dizelli derken elektriklilere sıçradık. Analog çocukluklar… Dijital yetişkinlikler… Yahevistotodo en uygun isim bizim için. Bütün diğer nesillerden daha çok şeyler yaşadı neslimiz. Bizimkiler, hep DEĞİŞİM’e ayak uydurageldi. Bu benzersiz nesle büyük bir alkış…” Doğrusu, hak ettik.