CHP’deki tarihi zaferin şifreleri
31 Mart 2024 akşamı, Türkiye derin bir nefes aldı, siyasette devrim yaptı.
Nedeni ekonomik sıkıntılar da olabilir…
Bir değişim rüzgarı da…
22 yıldır Türkiye’yi yöneten tek adam rejimine bir başkaldırı da seçenekler arasında…
Ya da yenileşme ihtiyacı, bıkkınlık…
Nedeni ne olursa olsun, vatandaş gücünü gösterdi ve “Patron benim” dedi. CHP’yi işaret ederek, “çıkış yolum sensin ama gözüm üzerinde” diye uyardı.
Çünkü, son kez itibar ettiği ve güvendiği AKP-MHP iktidarı, seçimi kazandığı geçen yıldan bu yana hiçbir sözünü yerine getiremedi.
Üstüne, adaletin yerine adam kayırma yüceltildi..
Geçim sıkıntısı, her geçen gün daha da derinleşti, yük haline geldi.
Memuriyette liyakat başka bahara kaldı, işe girişte en çok şikayet edilen ve Erdoğan tarafından kaldırılacağı sözü verilen “sözlü mülakat” kalkacağına daha da güçlendi.
Eğitimde “tarikatlaşma” filiz verdi.
Böyle olunca vatandaş da bu çarpıklığa dur dedi ve iktidara, üstelik yerel seçimde ilk kez bu kadar güçlü rest çekti.
***
İşin çok önemli bir yönü daha var.
CHP’de halk arasında memnuniyet yaratan değişim rüzgarı…
Bakıldığında gece gündüz en çok eleştirilen bu başkaldırı hareketi, tartışıldıkça topluma daha sıcak geldi, sarıverdi.
CHP’nin Egeli lideri Özgür Özel, memleketi Manisa’da başlayıp İzmir’de vücut bulan bu değişim rüzgarını, tüm Türkiye’de hissettirdi.
Vatandaşa derdini anlattı, kırıp dökmeden, kimseyi karşısına almadan…
Hatta partisinin eski ortağının ağıza alınmaz tehditlerine aldırmadan, topluma güven bir sakinlikte…
Özel’in yüreğinde kimbilir ne fırtınalar esti ama hiç hissettirmedi.
İzmir’de genç adaylardan oluşan bir ekip kurdu. Risk aldığını biliyordu ve değişimin sonuç vereceğini halka anlatabilmek için bunu hayata geçirmesi gerekiyordu.
Siyasette her dönem tartışılan “kadın politikacı” kotasını ilk kez cesurca uyguladı ve İzmir’de dokuz kadın başkan adayı belirledi.
Ve işte sonuç…
Cumhuriyet Halk Partisi devrim yaptı. 1977 yılında Bülent Ecevit’in yarattığı zafer rüzgarını da arkasına alıp, uzun yıllar sonra seçimden birinci parti çıktı ve ezeli rakibini ağır bir yenilgiye uğrattı.
Özgür Özel'in seçim sonrası zafer konuşması ise olgun, kucaklayıcı ve sakin bir güçtü.
Türk insanın yıllardır özlem duyduğu barış cümleleri, Türkiye’de artık yeni bir dönemin açılacağı müjdesini verdi.
Özgür Özel, bir Egeli aydın olarak, siyasette yeni bir rotada yol alacağını gösterdi ve topluma umut verdi, sakinleştirdi.
Onun “Bu seçimin kaybedeni yok” cümlesi, siyasette yeni bir bakış açısıdır.
***
Aslında CHP’nin seçimi kazanacağını, hatta fark atacağını bir ay öncesinde sevgili dostum Bedri Türk söylemişti bana…
Bedri Türk, Akhisar Belediyesi Başkan Yardımcısı…
Siyaseti iyi okuyan, öngörüleri güçlü olan bir politikacıdır sevgili Bedri…
Ona o gün, “O kadar da değil, CHP kazanabilir ama fark çok zor… Burun farkıyla olur ancak” demiştim.
Oysa o iddialı konuşmaya devam edip, “Göreceksin bak, 74 yıl sonra Manisa’da CHP kazanacak. Adayımız Ferdi Zeyrek, müthiş bir insan, lider bir kimlik… Hatta sadece Manisa değil, Balıkesir ve Afyon’da da başkanlığa CHP’liler gelecek. Ege, tümüyle kırmızı olabilir. İzmir, İstanbul ve Ankara da kesin” demişti.
“Nasıl bu kadar iddialı konuşabiliyorsun” dediğimde ise, yanıtı çok net oldu:
“CHP kendi içinde devrim yaptı ve bunu topluma da kabul ettirdi. Ayrıca ben her gün vatandaşlarla bir aradayım. Sorunlarını dinliyor, çıkış yolu aradıklarına tanık oluyorum.”
Haklı çıktı…
Ege, CHP kırmızısı oldu ve sağın kalesi olarak nitelendirilen Manisa 74, Afyonkarahisar 79, Kütahya 63, Uşak 44 yıl sonra CHP’nin oldu.
Yani hiçbir sonuç tesadüf değil, yoğun bir çalışma var temelinde…
CHP bu seçime çok iyi hazırlanmıştı, meyvelerini topladı.
***
Ancak CHP’nin bir önceki başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da hakkını yememek lazım… O’nun 2019 yerel seçiminde kurduğu kadro, iktidarın her türlü engellemelerine karşın yılmadı, başarılı bir sınav verdi.
Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş, Tunç Soyer, Zeydan Kayalar, Muhittin Böcek, Vahap Seçer’in yönetimindeki şehirler çağ atladı.
Vatandaşlarla kurulan sıcak diyalog, samimi bir hava estirdi. Bunun sonucunda haksızlığa karşı mücadelede başkanlar halkı yanında buldu.
Deprem ve pandemi gibi, insanlığın varlığını derinden etkileyen olaylarda sağlanan dayanışma ruhu, güven duygusunu pekiştirdi.
Sonuçta, bugün CHP’nin bu tarihi başarısında 2019’da atılan bu güven temelinin de etkisi olduğu tartışma götürmez.
Bundan sonra CHP yönetimine düşen, zafer sarhoşluğuna kapılmadan daha çok çalışmak, yeni projeler üretmek, adil olmak ve samimiyetten uzaklaşmadan ülke yönetimine hazırlanmaktır.
Yerel seçimde olduğu gibi, sabırla, adalet ve demokrasiden feyz alarak, halkın gönlüne girerek…
Zira CHP cam tavanı kırdı bir kere…
-----------------
Hürol Dagdelen