Tarımda geçen yıl  

Bu gün “tarım öğretiminin başlamasının 177 yılı ile Ziraat mühendisleri günü’nü kutluyoruz. 10 Ocak 1846 tarihinde tarımsal eğitim alanında ilk adımlar atılıyor ve uzun yıllardır 10 Ocak günü ziraat mühendisleri günü olarak kutlanıyor. Bu vesileyle bir ziraat mühendisi olarak bütün ziraat mühendislerinin gününü kutluyorum. Gelelim tarımda geçen yıla. Henüz geride bıraktığımız yılın tarımdaki önemli gündem maddelerini döviz kurlarındaki aşırı oynaklıklar, akaryakıt fiyatlarının yükselişi ve yapılan ithalatlar oluşturdu. Maliyetler cep yakıyor… Geçen yıl, artan dövizle birlikte yükselen ancak döviz düştüğünde düşmeyen gübre, ilaç, tohum, yem, mazot gibi girdilerle çiftçilerin maliyetleri aşırı yükseldi. Gübre bir yılda üç, süt yemi ve mazot oranında zamlandı. Bunun karşılığında üretici fiyatları ayni oranda artmadı. Dolayısıyla geçen yıl çiftçilerin maliyetlerle uğraşma yılı oldu ve daha da fakirleştiler. Köylüler tarım alanları ve ahırlarda elde ettikleri ürünleri ucuza satarlarken, tüketiciler bunları ucuza alamadılar. Yani köylüler daha da fakirleşirken alım güçleri düşen tüketiciler artan fiyatlar karşısında daha az tüketmeye başladılar. Köylüler geçen yıl sadece maliyetlerle boğuşmadılar yüksek maliyetlerin yanı sıra taş-maden-linyit ocakları ile jeotermal enerji santralleri, yangınlar ve inşaatlarla da uğraşmak durumunda kaldılar. Köylüler ve çevreciler bazen bunları engellerlerken, bazen de başarısız oldular. İklim krizi can yakıyor… Kırsaldaki böyle yapılaşmalar, bitmek bilmeyen orman yangınları ve fosil yakıt temelli santraller ülkede iklim değişikliğinin etkilerinin daha da artmasına neden oldu. Böyle yapılar nedeniyle tarım alanlarının ve ormanların daralması oksijen salınımı azaltırken, havaya verilen karbondioksit oranı arttırdı. Bu da sera gazı etkisi yaratarak iklim değişikliğinin etkisinin artmasına neden oldu. Ardından aşırı yağışlar, seller, dolu yağışları, kuraklık bitki ve hayvan hastalıklarında artışlar meydana geldi. Ne yapılmalı? Bütün bu olumsuzlukların bertaraf edilme oranı ile ülkedeki kooperatifleşme oranı birbiriyle doğru orantılı. Kooperatifleşme hem maliyetlerin azaltılması, hem ürünlerin maliyetlerin üzerinde satılması, hem gıda güvenliğinin sağlanması hem de iklim değişikliği ile mücadele edilmesi anlamında çok kıymetli. Geçen yıl yeni kooperatifiler kuruldu ancak bunların yaygın etkisi görülemedi. Çünkü kurulanların çoğunluğu ya cinsiyet temelli ya da tüketim temelliydi. Halbuki kırsalda ilçe bazlı üretim kooperatifleri ile illerde tüketim kooperatifleri anca bu ivmeyi yakalayabilirdi. Ancak olmadı. Basın Ödülü… Bu arada, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası beni bu yıl “2022 Yılı Basın Ödülü”ne layık gördü. 12 Ocak’ta Ankara’da yapılacak bir etkinlikte ödülümü alacağım. Kendi meslek odamdan böyle bir ödül almak bana gerçekten büyük bir onur verdi, sonsuz teşekkürler Ziraat Mühendisleri Odamız... Prof. Dr. Harun Raşit Uysal Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi e-mail;[email protected]