Sındırgı’da her adım Türkiye’ye rol model

Bir kenti anlamak için, içinde birkaç gün yaşamanız, önyargılarınızdan arınıp gerçekçi tespitlerle bulunup ‘toplumsal bilinç’ kimliğini ortaya çıkarmanız yeterli… Bir toplum nasıl huzurlu ve umutlu olur? Akla gelebilecek pek çok sorunun özeti bu iki soruda… Yanıtını bulmanız için size önerim, imkan buldukça vatanımızın farklı köşelerine gidin, toprağına basın, insanlarıyla sohbetler edin. Esnafına, öğrencisine, öğretmenine, çalışanına, yaşlısına bir bakın. Gözler size neler söylüyor, dudaklardan neler dökülüyor… Size yaşadığı şehri gururla tarif ediyor ve "Burası benim dünyam, mutluyum” diyorsa, bilin ki birçok şey o şehirde doğru gidiyor, doğru adımlar atılıyordur. *** Doğup büyüdüğüm şehir İzmir… Alışığım bu şehrin sorunlarına, içinde yaşıyorum. Olumlu ve olumsuz değişimlerinin farkındayım. Kimin dürüst çalıştığına, hayatımıza nasıl etki ettiğine, nasıl bir gelecek hazırladığına eni konu vakıfım. Sonuçta gazeteciyim, araştırmak görevim. Peki ya siz farkında mısınız? Yaşadığınız şehrin sorumluluğunu üstleniyor, sorunlarına ortak oluyor, gelişiminize etki eden büyümeyi tanımlayabiliyor musunuz? Çünkü zaman hızla akıp gidiyor. Bu yüzden, bir yerde yaşamayı kanıksıyorsunuz bir süre sonra…  Yapılan doğruları ve yanlışları değerlendirmek güçleşiyor. Bir balığı düşünün, hayatı suyun altında geçiyor. Orada neler oluyor alışkın, değişimi göremiyor… Ancak başını sudan çıkarınca, yaşadığı yerin değerini anlıyor. Bu yüzden, başınızda iyi bir yönetim ve daha da önemlisi, kentin sorunlarını dert edinen bir başkan varsa, işiniz kolay… Huzurlu ve mutlusunuz. *** Doğal Şehir Sındırgı’yı ziyaretim de, şehrin geleceği hakkında bir analiz yapmamı sağladı aslında… Sevgili dostlarım Sezer Altan ve Hasan Çömlekçi ile Yağcıbedir Uçan Halı Şenliği’ne konuk olduk. Sındırgı’ya hayat veren, can katan, geleneksel değerlerini ön plana çıkaran halıcılık sektörünün yeniden canlanışına da tanık olduk… Bunda Başkan Ekrem Yavaş’ın çok büyük bir çabası ve organizasyon başarısı var. 4 gün süren şenlikte ünlü sanatçılar sahneye çıktı, şarkılarıyla halkı coşturdu ve şehrin Yağcıbedir kimliğini her fırsatta dile getirdi. Bir gün yüzlerce Yağcıbedir halısı alana serildi, hepsi de birer emek ürünüydü. Uzmanlar içlerinde en hatasız dokunanı ve en güzelini seçti. Bir gün ünlü mankenler, Yağcıbedir çizgileriyle hazırlanmış kıyafetleri podyumda sergiledi. Bunda Akpınar Yaşam Merkezi'nin emekçileri ve tasarımları hazırlayan Çoban Stilist Mustafa Şahin’in yoğun çalışması vardı. Şenlik nedeniyle kentte kurulan alışveriş standlarında, Yağcıbedir başroldeydi. Ve çok kalabalıktı, şenliği duyan Sındırgı’ya akın etmişti. Yıllar sonra kurulan panayır da cabası… Ben ve arkadaşlarım da, Sındırgı’nın örnek olan toplumsal ve ekonomik gelişimini, kentliyle paylaştık, onlarla sohbet ettik. *** Ve ilk kez bir proje bu şenlik süresince hayata geçti. Sındırgı Belediye Başkanı Ekrem Yavaş’ın Türkiye İhracatçılar Birliği ile yaptığı çalışma, geleneksel halıcılığın geleceğini kurtarmak açısından çok önemli… Zira Türk halıcılığı  zor günler geçiriyor. Yapılanlar da eskisi kadar değer bulmayınca, üretici daha çok gelir getirici işlere başvuruyor. Hatırlayın, eskiden bir metrekare halı, bir memur maaşına denk gelirdi, şimdi ise üçte bir kadar halıyı  dokunabilir fiyata yükseltmek gerek. Bunun için de eski yıllardaki kalite ve özelliklerini korumak lazım. İşte proje buradan başlıyor. Sındırgı Belediyesi, Başkan Ekrem Yavaş’ın öncülüğünde, Türkiye İhracatçılar Birliği ile Yağcıbedir halısının, eskiye sadakatle özelliklerini tespit edip; yün, boya, desen ve dokumayla sertifikalı bir şekilde dokunması için proje başlatıyor. Farkında mısınız bilmem, Türkiye’de coğrafi işaretli olan Yağcıbedir halısının 250 tezgahta dokunduğu başka bir yer yok. Bu konuda Sındırgı’nın rol model olup, Türkiye’nin başka şehirlerinde dokunan halıların da bu projeyle geliştirilmesi hedefleniyor. Bu sistemde halıların, aslına uygun çizgileri çerçevesinde, geleneksel kök boyayla dokunan, deseni ebat ve kalitesiyle ön plana çıkarılıp, ‘hikayesinin de üzerine yazılarak’, hediye olarak satılması ve yurt dışına ihraç edilmesi planlanıyor. Biliyorsunuz, Sındırgı Belediyesi’nin kurduğu geleneksel kök boya tarlası da bu projenin temelini oluşturuyor. Sonuçta tablo gibi bir sanat eseri ortaya çıkıyor, hem de 500 yıl önceki haliyle... Böyle olunca fiyat açısından gerçek değerine ulaşıyor ve halı dokumacıları da emeğinin karşılığını alıyor. Başkan Ekrem Yavaş’ın burada ilgi çekici bir benzetmesi var: “Benim, halı dokuyan emekçilerim, birer sanatçıdır. Onların ortaya çıkan değer açısından Apple’a cep telefonu hazırlayan teknik ekipten ne farkı var.” Olaya, ortaya çıkan değer açısından bakarsan, hiç de abartmıyor Başkan. *** Sındırgı Belediye Başkanı Ekrem Yavaş, sempatik, güler yüzlü, başarılı, ileriyi gören, bilimsel çalışmayı her alanda önemseyen bir lider kimlik… Üç dönemlik belediye başkanlığı süresince, attığı her adım Sındırgı’yı daha ileriye götürmüş… Bunu, yaptıklarını yaşayınca, vatandaşla diyaloğuna tanık olunca daha iyi görüyor insan.. Dört gün süren etkinlik boyunca, hiç yerinde durmadı başkan; halkın arasında, çarşıda, çay sohbetinde, gençlerle birlikte gördüm onu… Önce gençleri kazanmış… Gençler çok seviyor Ekrem Yavaş’ı… Nasıl sevmesin? Eğitimci kimliğiyle her birini takip ediyor bir ebeveyn gibi… Onlara modern bir çalışma ortamı hazırlamış öncelikle… İlkokuldan üniversite hazırlığa kadar, ihtiyaç duyacakları her şey, bu özel kütüphanede var. Futbol oynamak için UEFA standardında sahaları var, basketbol, voleybol oynamak için salon, yüzmek için yarı olimpik bir havuz… Onun için her konserde, gençler büyük ilgi gösteriyor Başkan’a, o da gençlerin yanında… Onlarla eğlenmeyi hiç ihmal etmedi. Gençlerin yüzü gülüyordu, mutluydu. Sındırgı’ya kazandırdığı “Doğal Şehir” markası, kentin ana gelişme temasını oluşturuyor. İzmir nasıl ‘Sakin Şehir’ diye tanımlanıyorsa burada da imaj Doğal Şehir… Şehrin tüm gelişme trendi bunun üzerine oturmuş… Yerelden kalkınma modeline, tüm kentli hakim… Üretim sürekli artıyor, çeşitleniyor. Tarımdan hayvancılığa kadar her alanda, uzmanlara danışarak, doğru bir gelişim modeli hazırlamış başkan… Her gelişme adım adım, topluma anlata anlata… Emendere kaplıcalarını Sındırgı’ya kazandırmak, ilk kaplıca tesisini kurmak için gösterdiği çaba, her takdirin ötesinde… Tesisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yaptırırken, ne ter dökmüş… O güne dek, yasa gereği, hiçbir belediye, başka bir belediye sınırı içinde yatırım yapamıyordu. Ekrem Başkan’ın kararlı tutumu ve inadı, bu yasayı değiştirmeye yetti. Artık o yasa değiştiren Başkan… Ayrıca iş imkanları da yarattı Sındırgı’da, bugün birçok genç, ürün kurutma fabrikasında ya da jeotermal dağıtımında çalışıyor. Mühendisler, öğretmenler, görev yapmak için Sındırgı’yı tercih ediyor. Kentin tarihi, coğrafyası, kimliği, geçmişi, geleceği, bilimsel makalelere konu olmuş, uzmanlar araştırma yapmış, kitaplaştırmış. Cilt cilt kitaplar, kentin kütüphanesinde araştırmacıları bekliyor. Ürün kurutma fabrikası örneğin, geleceğin yatırımı… Ayrıca şehir, kornişon turşu satışında Türkiye birincisi… 3000’e yakın konut, temiz ve sağlıklı enerjiyle, jeotermalle ısınıyor. Esnaf, sürekli yükselen ziyaretçi sayısından, artan satışlardan memnun… Termal turizmde Sındırgı marka oldu olağanüstü çabayla… Eskiden çalışmak için başka kentlere göç eden aileler, şimdi geri dönüyor. Çünkü evleri, yerleşim alanları, tarlaları değer kazandı. İş olanakları arttı. Yıllardır yapılamayan Akhisar-Sındırgı yolu bitiyor, bitmek üzere… Ekrem Yavaş’ın ısrarcı tutumu sayesinde… Sındırgı'ya son yıllarda düzenlenen yarışmalarla, binlerce yabancı ülke insanı, sporcusu geldi. Halk başkana güven duyuyor, başkan da halkına… Ancak Sındırgı’da yaşanan gelişme trendi öylesine hızlı ve yaratıcı ki, halk bazen “suda yaşayan ve yerini beğenmeyen balık” gibi yaşadıklarını kanıksıyor ve yapılanları unutuyor. Bu yalnızca Sındırgı’ya özgü değil, her şehrin insanı için böyle… Her Başkan’ın da kaderi… Oysa Sındırgı, bugün gerçekçi bir kalkınma modeliyle Türkiye’ye örnek oluyorsa, bunda Başkan Ekrem Yavaş’ın katkısı çok büyük… Kendine güvenen gençleri, kentin gelişmesi için sorumluluk alan yerel yatırımcıları, her gün artan sayıdaki üreticileri ve yaşadığı şehirde mutlu olan insanlarıyla Sındırgı, geleceğin örnek şehri olmaya aday… Yaptığı her işe “akıl koyan” ve şehrin sorunlarını dert edinen, çözüm üreten bir başkanı olduğu için Sındırgı gurur duymalı… Çünkü O'nun Sındırgı’da attığı her adım, Türkiye’ye rol model oluyor.