Yaratıcılık ve sanrılar

Kerem Yeğinboy/Egeligazete-Yaratıcı bir beyin gerçekten deli olur. Paranoyak şizofreniye kayan suçlamalar ve negatif görüşler, bir cambazın ip üstünde yürümesine benzer. Ağır bir tarafa kaydığı zaman Van Gogh gibi kulağınızı kesmeye kadar bile gidebilirsiniz. Yaratıcı bir beyin yaratıcı fikirler üretir. Bu beraberinde ağır negatiflik ve paranoyaları da getiriyor, sonucu olarak majör depresyon geliyor. Depresyon o kadar sık karşılaşılır ki kronik majör depresyona doğru gider. İnsanların büyük bir çoğunluğu da yaşamadıklarından dolayı bunları anlamaz ve size akıl hastası teşhisi koyana kadar ileri giderler. Karanlık bir senfoni Yaratıcılık ve delilik el ele yürür derler, belki bu yüzden bu doğrudur. Beynin yaratıcı düşünce üretmesi her zaman bir senfoni olacak diye bir şey yoktur. İnsan duyguları içinde de beyin oldukça yaratıcı ve manipülatif olabilir. Beyin sana karanlık duygusal bir senfoni de yaratabilir. Sana yanlış olsa da oyunlar oynar ve seni oldukça yaratıcı bir şekilde bu yüzlerce, binlerce yalanına inandırabilir. Sanrılar Bir yerden sonra bunların hepsinin saçmalık olduğunu fark edip bunlara bir genelleme yapıyor ve bir sıfat yakıştırıyor insan. Ben bu binlerce aynı anda hücum eden hisse ve düşüncelere sanrılar adını taktım. Sanrılar seni hayali bir cehennem içine koyuyor ve orada tutmak için elinden geleni yapıyor. Sanki dünyanın en şanssız adamı senmişsin gibi. Bu konuda uzman değilim ama bazı yaşananlar ve tanık olduğum gelişmelerle, bu yargıya varıyor insan... 2.bakış Bu dışarıdan bakış işin aydınlık, pozitif ve aslında gerçeğe daha yakın olan adil tarafı. Bir de sadece karanlığı ve sanrıları bilen, hayatı boyunca yalnızca cehennemde yaşayanlar var. Onlar için sanrı kelimesi bir anlam ifade etmez. Önemli olan kendine bile dışarıdan bakabilecek kadar objektif olabilmek. Bunun içinde karanlığın farkına varmak, negatifi görmek gerekli ki bu oldukça zor bir mevzu. Hatta bunun için çoğu insanın kendi kendine gücünün yetebileceğini düşünmüyorum. Burada da profesyonel bir destek almak devreye giriyor. Arzularsanız 2. Bir bakış açısına sahip olabilirsiniz, en iyi tarafı da bunun hayatınız boyunca içinizde taşıyacağınız kalıcı bir özellik olması. Yıkmak ve yaratmak Sonuçta gördüğünüz gibi kendi şeytanlarını ve cehennemini yaratan dışarıdan çok daha fazlası ve içerisi. Kendi beynimiz ve yaratma gücümüz. Sizi karanlık bir sanrının içine hapseder ve yalanlarına gerçekmiş gibi inandırır. Tek kurtuluş yalnızca tek bir büyük farkındalıktır. Kısacası kendinizi yıkın ve yeniden yaratın. Bu hayatta başardığınız her şeyden daha zor olacaktır ve inanması güç ama daha büyük ve yüce bir başarı olacaktır.