Tarımda geçen yılın röntgeni

Henüz geride bıraktığımız yılın tarımdaki önemli gündem maddelerini pandemi, döviz kurlarındaki aşırı oynaklıklar, akaryakıt fiyatlarının yükselişi ve yapılan ithalatlar oluşturdu. Daha Aralığın son günü benzine 63 kuruş zam geldi ve pompa fiyatlarına da yansıdı. Benzin neredeyse dolarla ayni fiyat seviyesine geldi. Maliyetler cep yakıyor… Geçen yıl, artan dövizle birlikte yükselen ancak döviz düştüğünde düşmeyen gübre, ilaç, tohum, yem, mazot gibi girdilerle çiftçilerin maliyetleri aşırı yükseldi. Gübre bir yılda üç-dört, süt yemi iki kat, mazot yüzde 65 oranında zamlandı. Bunun karşılığında üretici fiyatları ayni oranda artmadı. Dolayısıyla geçen yıl çiftçilerin maliyetlerle uğraşma yılı oldu ve daha da fakirleştiler. Köylüler tarım alanları ve ahırlarda elde ettikleri ürünleri ucuza satarlarken, tüketiciler bunları ucuza alamadılar. Yani köylüler daha da fakirleşirken alım güçleri düşen tüketiciler artan fiyatlar karşısında daha az tüketmeye başladılar. Köylüler geçen yıl sadece maliyetlerle boğuşmadılar yüksek maliyetlerin yanı sıra taş-maden-linyit ocakları ile jeotermal enerji santralleri, yangınlar ve inşaatlarla da uğraşmak durumunda kaldılar. Köylüler ve çevreciler bazen bunları engellerlerken, bazen de başarısız oldular. İklim krizi can yakıyor… Kırsaldaki böyle yapılaşmalar ve fosil yakıt temelli santraller ülkede iklim değişikliğinin etkilerinin daha da artmasına neden oldu. Böyle yapılar nedeniyle tarım alanlarının ve ormanların daralması oksijen salınımı azaltırken, havaya verilen karbondioksit oranı arttırdı. Bu da sera gazı etkisi yaratarak iklim değişikliğinin etkisinin artmasına neden oldu. Ardından aşırı yağışlar, seller, dolu yağışları, kuraklık, yangınlar, bitki ve hayvan hastalıklarında artışlar meydana geldi. Ne yapılmalı? Bütün bu olumsuzlukların bertaraf edilme oranı ile ülkedeki kooperatifleşme oranı birbiriyle doğru orantılı. Kooperatifleşme hem maliyetlerin azaltılması, hem ürünlerin maliyetlerin üzerinde satılması, hem gıda güvenliğinin sağlanması hem de iklim değişikliği ile mücadele edilmesi anlamında çok kıymetli. Geçen yıl yeni kooperatifiler kuruldu ancak bunların yaygın etkisi görülemedi. Çünkü kurulanların çoğunluğu ya cinsiyet temelli ya da tüketim temelliydi. Halbuki kırsalda ilçe bazlı üretim kooperatifleri ile illerde tüketim kooperatifleri anca bu ivmeyi yakalayabilirdi. Yeni yıla yeni girdik. Bu vesileyle yeni yılınızı kutlar, yeni yılın size, ailenize, akrabalarınıza, komşu ve arkadaşlarınıza esenlik, mutluluk, sağlık getirmesini dilerim…   Prof. Dr. Harun Raşit Uysal Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi e-mail;[email protected]