İzmirli depremzedelerin acı haykırışı: 3 yılda sorunlar çözülmedi, milletvekilleri çaba göstermiyor

İzmir’i sarsan 117 can kaybına ve yüzlerce binanın hasar almasına neden olan 30 Ekim 2020 depremi üzerinden üç yıl geçmesine rağmen mağdurların sorunları çözülmedi. İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu’nun açıklamasında, “İzmirli depremzedelerin sesi olmayan ve sorunlarının çözümü için çaba göstermeyen İzmir milletvekillerinin, 6 Şubat depremzedeleri için televizyonlarda görünme çabalarını ise acı bir gülümsemeyle takip ediyoruz. Kararlılıkla hatırlatmak istiyoruz; İzmir depremzedeleri balık hafızalı değildir, derdiyle dertlenenleri unutmadığı gibi, kendisine fatura kesmek dışında hiçbir şey yapmayan siyasetçileri de unutmayacaktır” ifadeleri dikkat çekti.

DÜŞÜK FAİZLİ KREDİ KULLANDIRILMIYOR

İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu adına  Bilal Çoban tarafından yapılan açıklamada şu bilgiler verildi: “30 Ekim 2020 tarihinde, Yunanistan'ın Sisam Adası açıklarında meydana gelen depremle birlikte sarsıldık. İzmir’imizi derinden sarsan bu depremde, en büyük hasarı Bayraklı ilçemiz aldı. 117 canımızı yitirdiğimiz bu depremde birçok bağımsız bölüm kullanılamaz hale geldi. Hak mücadelesi için yola çıktık ve Türkiye’nin ilk depremzede derneği olan İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği’ni kurduk. Derneğimiz bugün 3 yaşına girerken, depremzedelerimizin sorunları halen çözüme kavuşmamıştır.  

Dernekleştiğimiz günden bu yana, depremzedelerimizin sorunlarının çözümünün iki yoldan geçtiğini savunduk. İlki, emsal artışı sağlanması suretiyle depremzedelerimizin sırtına binen maliyet yükünü azaltmaktı. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’mizin aldığı kararla birlikte bu yolda ilk adım atılmış oldu. İkincisi ise finansman sorunun çözülmesi için, depremzedelerimize verilecek düşük faizli bir krediydi. 17 Mart 2023 tarihinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan; %0.79 faiz oranlı, 1.250.000 liralık kredinin kamu bankalarınca kullandırılmaması İzmir depremzedelerini umutsuzluğa itmektedir. Uygun finansman koşulları sağlanmadıkça, depremde hasar görmüş olan riskli yapıların dönüşümünün imkanı yoktur. Olası bir depremde yaşanacak yıkımın sorumluluğu, kentsel dönüşümü ranta indirgeyen siyasi iktidara ait olacaktır. 

Eski Başbakan ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım'ın, orta ve az hasar görmüş binalar için rezerv alanda yapılan yaklaşık 1400 fazla konutun satış önceliğinin depremzedelere verileceğine dair sözü, unutturulmaya çalışılıyor. Bu durum, her gün kira yükü altında ezilen ve hayat pahalılığı ile mücadele eden İzmirli depremzedeleri hayal kırıklığına uğratmıştır.”