TMMOB deprem raporunu açıkladı: Bayraklı’yı zemini yıktı, İzmir Deprem Master Planı yenilenmeli

TMMOB(Türk Mühendis Mimarlar Odaları Birliği) İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından gönüllü üyelerimiz ile sahada yürütülen  çalışmalar ile oluşturulan 30 Ekim İzmir Depremi Ön Raporu ,TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz ve Yönetim Kurulu Üyelerinin katılımı ile düzenlenen basın toplantısı ile paylaşıldı. Raporda; Depremin merkezi bu alanlara uzak olsa da Bayraklı’da asıl yıkıcılığı sağlayan zemin davranışının yapıya etkisi olarak görülmektedir ifadeleri dikkat çekti. Raporda ayrıca İzmir Deprem Master Planı’nın yenilenmesi gerektiği vurgulandı.

  • | Son Güncelleme:
  • | Egeli Gazete
Player yükleniyor...
TMMOB(Türk Mühendis Mimarlar Odaları Birliği) İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından gönüllü üyelerimiz ile sahada yürütülen  çalışmalar ile oluşturulan 30 Ekim İzmir Depremi Ön Raporu ,TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz ve Yönetim Kurulu Üyelerinin katılımı ile düzenlenen basın toplantısı ile paylaşıldı. Raporda; Depremin merkezi bu alanlara uzak olsa da Bayraklı’da asıl yıkıcılığı sağlayan zemin davranışının yapıya etkisi olarak görülmektedir ifadeleri dikkat çekti. Raporda ayrıca İzmir Deprem Master Planı’nın yenilenmesi gerektiği vurgulandı. “Kalın alüvyonel tabakalar(Bayraklı özeli 260 m.) özelinde basen(ova) etkisi, depremin merkezi bu alanlara uzak olsa da, İzmir özelinde asıl yıkıcılığı sağlayan zemin davranışının yapıya etkisi olarak görülmektedir” ifadelerinin kullanıldığı raporda şu görüşlere yer verildi: “ 19.09.1985 tarihinde gerçekleşen Mexico City depremi bunların örneklerinden biridir. Gerekli önlemlerin alınmaması veya durumun anlaşılamaması ile Şehir merkezi içerisinde kendisini gösteren Tuzla ve İzmir faylarında oluşacak benzer veya daha büyük bir deprem, bu bölgeye bu kapsamda daha büyük zararlar verebilecektir. Güvenli yapı tasarımında zemin parametrelerinin önemi yadsınamaz. Bayraklı İlçesinin bazı mahalleleri büyük oranda kalın alüvyon tabakaları üzerinde yer almaktadır. Parsel bazında düzgün etüdler dışında spesifik davranışın etkisi yerel olarak mutlaka incelenmeli ve yapı etkileşimi baştan sorgulanmalıdır. Yine zemin etüdlerinde tüm aşamaların kamusal denetimi yapılması önem arz etmektedir.”   Detaylı hasar tespit çalışması şart   TMMOB raporunda şu görüşlere de yer verildi: “Bölgede yapılan gözlemlerde, birçok binada ağır hasar olduğu, bir kısmında ise hasarların taşıyıcı olmayan elemanlarda olduğu fakat yapısal elemanların sorunlu olmadığı görülmüştür. Fakat vatandaşların mağduriyetlerinin en aza indirilmesi için detaylı hasar tespit çalışmalarına başlanmalıdır. Nitekim sürecin uzaması hem hırsızlık hem de çeşitli sosyal problemler yaratmakta, bir yandan da insanların güvensiz binalara girmesine neden olmaktadır. Sahada ağır hasar gören bazı binaların dış cephesinde mantolama olduğu tespit edilmiş ve hasarın dış cepheden gözlenemediği görülmüştür. İç mekanlarda ise kaplamalar ve yer yer asma tavan/alçıpan nedeniyle taşıyıcı sistem gözlenememektedir. Hasar tespiti için görevlendirilecek kadrolara bu kaplama ve örtüleri açabilecek ekipman verilmelidir. Unutulmamalıdır ki can kayıplarının artmaması için tespitler titizlikle gerçekleştirilmelidir. Bunun yanında hasar tespit çalışmalarında öncelikli bölgede olmayıp hasar almış binalar için bir ihbar hattı oluşturulması önemlidir.”   İzmir’in Deprem Master Planı yenilenmeli Raporda şu tavsiye ve öneriler de yer altı:  “Yer seçiminden başlayarak imar planlarının afet riskine göre hazırlanması önem arz etmektedir. İçinde yaşadığımız binaların tasarım, inşaa, denetim ve bakım süreçlerinin rant amaçlı yaklaşımlarla sürdürülmesi, depremlerin yıkıcı sonuçlarla karşımıza çıkmasına neden olmaktadır Depreme dayanıklı yerleşim alanları ve yapılar tasarlamanın, üretmenin, deprem hasarları ve can kayıplarının azaltılmasının bilinen tek yolu, mühendis, mimar ve şehir plancılığı hizmetlerinin eksiksiz bir şekilde uygulanmasıdır. Bu çerçevede; Denetimsiz ve kaçak yapılaşmaya derhal son verilmelidir. İmar afları yasaklanmalıdır. İmar barışı adı altında ruhsatlandırılan tüm ruhsatlar iptal edilmelidir. Mevcut yapı denetim sistemi, zeminle ilgili mühendislik çalışmalarının arazi denetimlerini kapsamalıdır. 2011 tarihinde Bakanlar Kurulu kararıyla uygulamaya konulan “Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı” geciktirilmeden uygulamaya konulmalıdır. Başta Hastaneler, Okullar ve Kamu binaları olmak üzere kentimizdeki tüm kaçak, imara aykırı ve deprem riski içeren yapıları tespit etmek için il genelinde bir envanter çalışması yapılmalıdır. İzmir Deprem Master Planı yenilenmelidir. Tüm paydaşlarla birlikte il genelinde öncelikli risk grubunda yer alan yapıları belirleyerek, bu yapıların güçlendirilmesi veya yıkılıp yeniden yapılması sağlanmalıdır. Yapı tasarım, üretim ve denetim süreçlerinde TMMOB’a bağlı meslek odalarını devre dışı bırakan uygulamalara son verilmelidir. Odaların mesleki denetim faaliyetleri üzerine konulan engeller kaldırılmalı, Yerel Yönetimler bu konuda üzerlerine düşenleri eksiksiz yerine getirmelidir. Tüm çabamızın “yaşanabilir kentler” olduğunu ve depremin yıkıcı etkilerini azaltma yönünde kararlı adımlar atılması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor, bu konuda yapılacak tüm çalışmalarda meslek odaları olarak işbirliğine hazır olduğumuzu tüm kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.”

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz