Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Öziçier: İzmir’de deprem riski çok yüksek, acil önlem şart

Türkiye’de son yüzyılda yaşanan en büyük felaketlerden birini olan 17 Ağustos Marmara Depremi’nin yıl dönümünde açıklama yapan Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Sinancan Öziçer ciddi uyarılarda bulundu. Birçok kişinin İstanbul depreminden bahsettiğini ancak İzmir’de meydana gelebilecek yaklaşık 6.5 büyüklüğünde bir depremin daha ciddi sıkıntılara neden olacağına dikkat çeken Öziçier, “Risklerimiz fazla. Çünkü İzmir’in nüfus yoğunluğunun en çok olduğu yapılaşmanın altındaki zemin çok zayıf alüvyon tabakasından ibaret, bu zemine yapılmış yapılarımızın yaşı miadını doldurmuş durumda. Mühendislik hizmeti almamış on binlerce bina var, vatandaşlarımız unutkan ve bilinçsiz. İzmir’de 6.4 – 6.6 arası bir deprem meydana gelse dahi can ve mal kayıpları ciddi oranda olabilir” dedi.

  • | Son Güncelleme:
  • | Egeli Gazete
Player yükleniyor...
  Türkiye’de son yüzyılda yaşanan en büyük felaketlerden birini olan 17 Ağustos Marmara Depremi’nin yıl dönümünde açıklama yapan Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Sinancan Öziçer ciddi uyarılarda bulundu. Birçok kişinin İstanbul depreminden bahsettiğini ancak İzmir’de meydana gelebilecek yaklaşık 6.5 büyüklüğünde bir depremin daha ciddi sıkıntılara neden olacağına dikkat çeken Öziçier, “Risklerimiz fazla. Çünkü İzmir’in nüfus yoğunluğunun en çok olduğu yapılaşmanın altındaki zemin çok zayıf alüvyon tabakasından ibaret, bu zemine yapılmış yapılarımızın yaşı miadını doldurmuş durumda. Mühendislik hizmeti almamış on binlerce bina var, vatandaşlarımız unutkan ve bilinçsiz. İzmir’de 6.4 – 6.6 arası bir deprem meydana gelse dahi can ve mal kayıpları ciddi oranda olabilir” dedi.   1000 kişiyi eşyalar öldürdü   Marmara’da 1999’da deprem nedeniyle aslında 1 kişinin hayatını kaybettiğini ifade eden Öziçer, “O da fay kırığına düşen bir bekçimizdir. Geriye kalan tüm insanlarımız ihmaller ve bilinçsizliklerden dolayı hayatlarını kaybetmişlerdir. Bizler Jeofizik Mühendisleri Odası olarak birçok parametresi olan depreme karşı herkesi sorumluluk almaya davet ediyoruz. Karamsarlığı düşmek ve depremden korkmak yok. Deprem doğal bir afettir. Öncesini, anını ve sonrasını planlamak gerekir. Bu plan tek bir kurumun veya mecranın yapacağı plan değil, hepimizin üzerine düşecek sorumluluklarla üstesinden gelinebilecek bir durumdur. Devletimiz insanlarımızın sosyal donatılarını koruyarak İzmir’de daha da hızlandırmasını sağlamadır. Vatandaşlarımız, temel afet bilincini artırarak deprem öncesi yapısal olmayan malzemelerini sabitleyerek ve deprem anında doğru hareketlerle can kaybı riskini azaltabilirler. Bilinmelidir ki 1999 depreminde 1000 kişiye yakın insanımız yapısal olmayan eşyalardan dolayı hayatlarını kaybettiler” diye konuştu.   100 yılda 100 bin canı kaybettik   Vatandaşların zaman geçtikçe yaşanan acıları unuttuğunu ve gerekli tedbirleri almakta geç kaldığını ifade eden Öziçer, “İzmir bilindiği gibi 1. Derece deprem bölgesinde ve geçmişte ciddi can ve mal kaybı yaşanan depremler meydana gelmiştir. Bu istatistiklere bakıldığında ileriki zamanda da muhakkak bir deprem ile karşı karşıya kalacaktır. Unutulmamalıdır ki; geçmişte olan depremler gelecekte de olmaya devam edecektir. Son 100 yıla baktığımızda maalesef 100 bine yakın vatandaşımız hayatını kaybetti. Bunun tek sebebi ülkemizin dünyanın en aktif deprem kuşağında yer alıyor olmasıdır” dedi.             Öziçer, İzmir özelinde bir doğa olayı olan ve kaçınılmaz olarak gerçekleşeceğini bildiğimiz depremlerin birer afet haline gelmemesi için alınması gereken tedbirleri de şöyle sıraladı:
  1. Tüm ilçe belediyelerinin imar birimlerinde mutlaka jeofizik mühendisleri görevlendirilmelidir.
  2. Yasal zorunluluk olan zemin etütlerindeki jeofizik ölçümler ve sonuçları mutlaka gerek sahada gerekse belediyelerde jeofizik mühendislerince denetlenmelidir. Bunun önemine en güncel örnek olarak İstanbul’da ardarda yaşanan heyelanlar verilebilir.
  3. Son aylarda sıklıkla şikayet konusu olan sahte mühendislerin hazırladığı raporlar yeterli denetim yapılmadığından aylar sonra farkedilmektedir. Tüm zemin etüt raporları belediyede hazırlayan kişi tarafından şahsen imzalanmalıdır. Bu mühendislerin Büro Tescilinin olup olmadığı mutlaka sorgulanmalıdır. Aksi halde yaşanabilecek can ve mal kayıplarında tüm sorumluluk belediyelerdedir.
  4. Özellikle İzmir’de yeni kent merkezi olarak tanımlanan bölgede inşa edilen tüm yüksek yapılarda zemin iyileştirme teknikleri uygulanmaktadır. Bu tekniklerin zemini iyileştirip iyileştirmediği mutlaka jeofizik ölçümlerle sınanmalıdır. İyileştirme çalışmasının ardından ölçümler denetimli olarak tekrarlanmalıdır.
  5. Belediyelerimiz depremin ne olduğu ve deprem anında ne yapılması gerektiği yönünde periyodik bilgilendirici seminerler düzenlemelidir. Odamız bu konuda her türlü katkıya hazırdır.
  6. Deprem sonrasında kullanılan toplanma alanları konusunda tüm Belediyeler gerekli çalışmaları tamamlamalı ve tüm halkımıza gerekli bilgilendirmeyi yapmalıdır.

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz