Eğitim İş İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ahmet Cangı: İzmir’de salgın döneminde okullarda sınıf mevcutları azaltılması gerekirken arttı  

Anaokulu ve ilkokul birinci sınıf öğrencileri için yüze yüze eğitim başladı. Diğer öğrenciler için de belirli bir plan dahilinde yüz yüze eğitimin başlaması öngörülüyor. Ancak eğitim kurumlarının fiziki yapısının salgın koşullarına uygun olup olmadığı ciddi endişeleri neden oldu. Eğitim İş İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ahmet Cangı, Kentteki okullarının fiziki durumunun geçen yıldan da daha kötü durumda olduğunu söyledi. Cangı salgın nedeniyle sınıf mevcutlarının azaltılması gerekirken daha da arttığını vurguladı. Sınıf mevcutları 40’ın üzerinde Okulların Mart Ayı’nda kapatıldığını hatırlatan Cangı, “Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri Eylül Ayı’nda salgının biteceğini düşünüyordu. Ancak öyle olmadı. Koronavürüs salgını daha da büyük bir tehlike olarak etkisini sürdürüyor. Ama okulların fiziki yapısında bir değişiklik yok. Aksine deprem nedeniyle boşaltılan okulların öğrencileri yakınlarındaki okullara alındı. Ayrca bu yıl 12 yıllık sistem nedeniyle tüm Türkiye’de liseye başlayan 600 bin öğrenci var. Bundan payını İzmir’de aldı. Ancak, İzmir’de hiç yeni lise yapılmadı.  İzmir’de Devlet okullarının mevcudu 40-45’in üzerinde. Salgın koşullarına uygun değil” dedi.Salgın tedbiri olarak okullara sadece dezenfektan konulduğunu ve uyarı afişleri yapıştırıldığını belirten Cangı, bunun da kesinlikle yeterli olmadığını ifade etti. Veliler itiraz etti Milli Eğitim Müdürlüğü depreme dayanıklı olmadığı için kapattığı Güzelyalı’daki Misak-ı Milli Ortaokulu’nu 1.5 kilometre ötedeki Mehmet Akif Ersoy okuluna taşıma kararı oldu. Böylece 1000 kişi olan Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu’nun mevcudu iki katından fazla artarak 2200’e çıktı. Veliler karşı çıktı Salgın döneminde alınan bu karara karşı çıkan Veliler, “Güzelyalı’da Mehmet Akif Ersoy ilkokulunda çocuklarımız eğitim görüyor. Pandemi döneminde olmamıza rağmen Misak-ı Milli Ortaokulu kapandığından dolayı 1200 ortaokul öğrencisi okulumuza gelecek. Bu konuda farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. Biz veliler olarak seyreltilmiş eğitim beklerken konsantre eğitim olacak. Hem çocukların hem toplumun sağlığı ve de okulumuzun fiziki şartları buna uygun değil. Sesimizin duyulmasını ve bu yanlıştan dönülmesini bekliyoruz” dedi.