İzmirliler’in simide “gevrek” dediği ile ilgili yanılgı artan maliyetleri düşürme endişesi ile fırıncıların ana malzemeleri değiştirmesi ile yakında gerçek olacak galiba. İzmir gevreğine tadını ve çıtırlığını veren üzüm pekmezinin kilosu 250 lirayı geçince gevrek fırınları maliyeti düşürmek için bir çoğu pekmezsiz gevrek üretmeye başladı.
İzmir gevreği yıllar önce hamurunda kullanılan nohut mayası zahmetli ve uzun sürede hazırlanması nedeniyle yerini sentetik mayalara bırakmıştı. Şimdi de en önemli ana malzemelerinden üzüm pekmezine veda etme tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Gevrek ile simidi birbirinden ayıran en önemli yöntem olan gevrek hamuru yuvarlak olarak bağlandıktan sonra kaynar pekmezli suya batırılıp çıkarılır ve ardından susama bulanarak kızgın fırında pişirilir. Gevreğin kıvamı da bu işleme bağlıdır.
Öncelikle gevreğin tarihçesinden bahsetmek gerek. 450 yıl önce Kırım
Değirmendağı mevkinden gelen Tatar Türkleri’nin İzmir’e yerleşmesiyle birlikte
gevrek de İzmir’e gelmiş oldu. Aslında Tatar Türklerinin geleneksel yiyecekleri olan
gevrek daha yumuşak kıvamda pişiriliyordu. Ancak İzmirliler ekmeği de çıtır çıtır sevdiklerinden gevrekte de bu özelliği aradılar. Gevreğe gereken çıtırlığı verebilmek için tıpkı ekmekte kullandıkları İzmir’e özgü, büyük boyutta ve sadece burada yetişen Sultani üzümlerinden hazırladıkları pekmezle yapmaya başladılar. Hamur kazanlarda kaynayan pekmezli suya batırılıp, susama batırılıp kızgın fırında iyice kızartılarak çıtır çıtır hazırlanır.
Bugün en güzel ve ucuz sokak lezzeti olan gevrek çıtırlığını ve nar gibi kızarmış görüntüsünü kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya geldi. İzmir’de 500’e yakın gevrek fırını ve 2 binden fazla da gevrek satıcısı var. Konuştuğumuz gevrek üreticileri pekmezle üretimin maliyetinin yüksek olduğunu 10 liralık gevreğin en az 13-15 liradan satılması gerekeceğini belirterek maliyeti düşürmek için yapabilecekleri hiçbir şey olmadığını anlatıyorlar. Birçok kişinin özellikle de çalışanların ve öğrencilerin vazgeçilmez öğünü olan “susamlı döner” ismi bile verilen gevrek ya ucuz olacak ya da adına layık olacak. Seçim zor..
İzmir’de Türkiye’de tek olan Gevrekçiler Odası’nın bu konuda harekete geçmesi ve gevrek ile simidi birbirinden ayırarak fiyatlandırması gerekiyor bence. Ses çıkarmadan gevrek yapımı ve pişirme yönteminin yavaş yavaş terk edilmesi ise 450 yıllık tarihi sokak lezzetine yapılan en büyük haksızlık olacaktır.
Nurhayat Hanım bilgilendirme için teşekkürler. Ben yazının içindeki konudan bağımsız bir tanıma takıldım. Tatar Türkü demişsiniz ama Tatar Türkü olur mu? Tatarlar ayrı bir ulus. Kırım Türkü yerine mi kullandınız?
Çünkü Tatar Türkü olursa Alman İngilizi de olur.
Kırım Türkleri doğru tanım ancak İzmir’de Kırım’dan göç edenler Tatar olarak adlandırılmış öyle de gidiyor bu söylem.
Anlaşıldı gevreğe zam kapıda kırk yıldır bu sektördeyim hiç kimse pekmez kulanmıyor ya şeker eritilip yada soslarla yapılıyor lafa geldimi kalide der herkes herkeste daha çok para kazanma hırsı var gerisi laf ebeliği
Hem çalacak,hem zam yapacaklar.Dahamı zam istiyorlar.Ben 63 yıllık İzmir’liyim.Gevreğe ve boyoza yapılan bunca zamdan sonra gevrek ve boyoz almamayı ailece karara bağladık.Yemiyoruz diyede hiçbirimiz elden ayaktan olmadık.
Zam yapılsa bile malzeme kalitesi yükselmeyecektir.
Yargıtaymı Anayasamı yargıtaymı anayasa mı ..Nereye gidiyoruzz
Menleketimizde hukuk ve hukukcular
Atatürk ilkelerine oturtulmalı.
İşini yapmıyan ispatlaninca işine son verilmeli.
Her yerde
dokunulmazlik kaldırılmalı.
Liglerde iyi oynayan takım nasıl şampiyon
oluyor yanlış yapmışlarsa geri çekilebiliyorsa,
Parti seçimlerinde de seçim bitince iş bitmiştir. Seçilen kabul edilir.Ancak yanlışları ispat edilirse düşürülmeli.
Seçilen onlar bunlar biz siz dememeli.
Makamının hakkını vermeli.Her gün kavga dilli
haberler halkı bölmemeli ve hükümete saygıyı azalmaktadır. Cumhuriyetin anlamı ve Cumhurbaşkanının anlami herkese anlatılmalı.
Önce meclistekilere..
Halka birbirini sevme birbirine saygı sevgi duymaları öğretilmeli.
Tabii ki önce meclistekilere ve idarecilere.
Açik yönetim olmalı el altindan kötülüklere
kötü yönetimlere izin verilmemeli.
Bunlar da hukukçuların kanunları tarafsız olarak inceleyip ,şimdiye kadar şahsi çıkarlara
Cumhuriyet ilkelerine ters düşen maddeler
varsa düzeltmeli.
Bu iş halka bırakılmamalı.
Ve kürsüden konuşan herkes kendi sorumluluğundaki iş için konusmalı.
Memleketin tek hamisi gibi konuşup hakaret etmemeli.
Herkes kimin ne olduğunu biliyor.
Sonuç hepimizin memleketi olan ülkemizi
ve ülkemizde yaşayan herkesi sevmeli birlik olmalıyız.
Sanırim önce bizi idare edenler sevmeyi ve birlikte çalışmayı öğrenmeli.
.
Arkadaş bu ülkede insanlar o kadar soysuzlaştı ki sanki İzmir’deki gevreklerin tamamında pekmez kullanılıyor bugün İzmir genelinde pekmez kullanılarak gevrek yapan kaç tane fırın var bana gösterebilir misiniz elinle saysan birkaç taneyi geçmez Belki de hiç yok ama zam yapmaya bahane diyorsanız istediğiniz kadar yapabilirsiniz Zaten herkes her şeye bir bahane buluyor sizin de bahaneniz bu olsun..