Dün TANSAŞ bugün Halkın Bakkalı

Merhum İzmir Belediye Başkanı İhsan Alyanak, 1970’li yılların sonuna doğru dar ve orta gelirlilere ucuz temel gıda maddeleri temin etmek için TANSA’yı(Tanzim Satışlar Müdürlüğü) kurunca Türkiye’ye örnek bir mucizenin de temellerini atmış oldu. Kuru fasulye, pirinç, makarna, bulgur ve süt gibi temel gıda maddeleri ile başlayan satışlar 10 yıl içinde Türkiye’nin en büyük alışveriş organizasyonlarından biri haline geldi. Alyanak’tan sonra başkanlık görevini devralan Burhan Özfatura bu organizasyonu bir marka haline getirdi. TANSAŞ adını alan alışveriş mağazalarının sayısı onlarla ifade edilir hale geldi. Daha sonra 1990’lı yılların başında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunda oturan Yüksel Çakmur TANSAŞ’ı daha da büyüttü ülke çapında bir kuruluş haline getirdi. 1994 yılında Burhan Özfatura ikinci kez başkan seçildikten sonra TANSAŞ artık dünyanın en büyük alışveriş zincirlerinden biriydi.   *** Öyle bir güce ulaşmıştı ki TANSAŞ, İzmir’deki piyasayı neredeyse tek başına yönlendiriyordu. Hele temel gıda maddelerinde fiyatlar artık tamamen TANSAŞ’a göre belirleniyordu. Gültepe’de kurulan fırın sayesinde ekmek piyasasına da hakimdi. Fırıncılar ekmeğe fazla zam yapmaya yeltendiğinde TANSAŞ hemen üretimi artırıyor ve İzmirli çok ucuza ekmek satın almaya devam ediyordu. 1990’lı yılların sonuna gelindiğinde TANSAŞ 100’ün üzerindeki mağazası ile dünyanın en büyük alışveriş merkezi zincirlerinden biri olmuştu. Böyle bir mucizenin Büyükşehir Belediyesi bünyesinde olması ise İzmir’i Türkiye’nin en ucuz kenti haline getirdi. Piyasayı belediyeye ait bir kuruluş belirlediği için özellikle temel gıda maddeleri açısından İzmir uzun yıllar boyunca hep en ucuz kent oldu. Temel gıda maddelerinde enflasyon 2000 yılına kadar İzmir’de hep diğer illere göre daha düşük çıktı. Hele büyükşehirler arasında tartışmasız en ucuz kent İzmir oldu. Fakat belediyeye ait bu kuruluş özelleştirilince işler değişti. Bir kamu kuruluşu olan belediyenin elinde artık temel gıda maddelerinin fiyatlarını dengede tutacak bir olanak kalmadı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre İzmir, son 15 yılda temel gıda maddelerindeki fiyat artışlarında hep ilk 3 sırada yer alıyor. Bazı yıllar ilk sırada yer aldığı bile oldu. *** Ama değişmeyen tek şey değişimdir. İzmir Büyükşehir Belediyesi halkın güvenilir, ucuz ve sağlıklı gıdaya erişimini sağlamak için önemli bir adım attı. Kadifekale ve Kültürpark üretici pazarlarının ardından kooperatifler aracılığıyla üretilen ürünleri yurttaşlarla buluşturacak Halkın Bakkalı’nın ilk şubesi Kemeraltı Balıkçılar Meydanı’nda açıldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, üreticiyi desteklemek ve doğrudan tüketiciyle buluşturmak amacıyla Seferihisar Belediye Başkanlığı döneminde ilk kez üretici pazarını açtıklarını belirterek, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra Kadifekale ve Kültürpark üretici pazarlarını açtık. Şimdi bugün yeni bir şey yapıyoruz. Halkın Bakkalı’nı açıyoruz. Amacımız üreticimizi toprağın bereketiyle buluşurken aracı olmak, tüketiciyi sağlıkla buluştururken aracı olmak. Bu dükkan bu büyük hikayenin küçük bir noktası. İzmir’in her yerinde Halkın Bakkallarını açacağız” diye konuştu. Türkiye’nin dört bir yanından 30 kooperatiften 300 çeşit ürünün yer aldığı Halkın Bakkalı’nda taze, kurutulmuş sebze ve meyve, et, bakliyat, zeytin, zeytinyağı, salça, süt ürünleri, reçel, çay, şifalı otlar ve yağlar bulunuyor. Halkın Bakkalı’nın üst katında ise yurttaşlara kahvaltı ve sıcak süt satışı bulunuyor. Halkın Bakkalı Kemeraltı’na ayrı bir canlılık ve hareket getirecek. Halkın Bakkalı’na alışveriş için gelenler diğer alışverişlerini de yapabilecek.   *** İzmir’de 45 yıl önce temeli atılan ve 25 yıl boyunca başarıyla yürütülen sistem, bu kez sadece ucuz gıda için değil aynı zamanda doğal gıda için de hayata geçirildi. Üstelik üretici kooperatifleri de bu sistemle desteklenecek. Aslında Koronavirüs nedeniyle kolonya ve temizlik maddelerindeki astronomik fiyat artışları ve hatta bazı ürünlerin bulunmaması konunun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Umarım, İzmir yarım yüzyıl önce olduğu gibi bir kez daha ucuz ve güvenilir gıda ile temizlik ürünleri konusunda Türkiye’nin umudu olur.