Bir oğlunu kaybeden, diğer oğlu lösemi ile savaşan anneden “evde sıkıldık” diyenlere ders gibi sözler: Soluyacak havanız var, şükredin!

Koronavirüs salgını tüm dünyada milyarlarca insanın yaşam şeklini kökten değiştirdi. Türkiye’de de bir ayı aşkın süredir yaşam izole şekilde evlerin içinde devam ediyor. Bu durumdan sıkıldığını söyleyenlere yıllardır aynı şartlarda yaşayanlardan anlamlı mesajlar var. Onlardan biri de, iki oğlundan birini kaybeden diğeri de immün sistem yetmezliği tedavisi gören Tuğba Dumanlı. Hastane odasında haftalar süren izolasyon İzmir’de yaşayan Tuğba Dumanlı, Koronavirüs günlerinde evde sıkıldığını söyleyenlere ders gibi yanıt verdi. Dumanlı, 4 yaşındaki oğlu Nefes’in immün sistem yetmezliği ile uzun zaman mücadele verdiğini belirterek hastane odasından hiç dışarı çıkmadan haftalarca izole edildiklerini vurguladı. Bir oğlunu da 6 yıl önce kaybettiğini vurgulayan Dumuanlı, “Onun hastalığına tam olarak teşhis konamadı. Bugün herkesin korktuğu semptomları gösteriyor. Nefes alamıyordu. Kaybettikten sonra ‘zatüre’ dediler. Sonra oğlumuz Nefes dünyaya geldi. Onda da benzer belirtiler görüldü. Ege Üniversitesinde  erken tanı ilik nakline gidildi.  Şimdi insanlar evde kalmaktan şikayet ediyor. Biz tuvalette bulaşık yıkıyorduk. Aylarca hastanede izole kaldık. Aylarca da evde kaldık. Dışarı maske ile çıktığımızda bize yamyam gibi, vebalı bakıyorlardı” diye konuştu.   Camınız, balkonunuz, soluyacak havanız var Oğlu Nefesi’n ancak ilik nakliyle yaşama tutunabildiğini aktaran Tuba Dumanlı şöyle konuştu: “Camı açılmayan tek göz bir odaydı. Oldukça izole oldukça koruma altındaydık. Bazen hava alamayıp nefesimi koklardım. Tek duam o odadan çocuğumla beraber sağlıkla çıkmaktı. Gerçekten çok zordu. Şu an evimizdeyiz ailemizle beraberiz. Siz de öylesiniz. Camınız bahçeniz, balkonunuz, soluyabilecek havanız var. Şükredin. Gerçekten ‘sıkıldık bunaldık’ diyenlere sadece hayretle bakıyorum. Ve ne yalan söyleyeyim, empati yapmadıkları için kınıyorum.”