İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer Ağustos Ayı Meclis toplantısı ilk bileşiminde suyun vahşice tüketildiği yöntemlerin sürdürülmesi halinde Türkiye’nin hiçbir yerinde su bulmanın mümkün olmayacağı uyarısında bulunmuştu. İzmir’in barajlarındaki son durum Soyer’in endişelerini haklı çıkardı. İzmir’e içme suyu sağlayan barajlardaki doluluk oranları tehlikeli seviyeye düştü. İzmir geçen yılın aynı dönemine göre barajlarındaki suyun yarısını kaybetti. Kente su sağlayan 6 barajdaki su oranı 27 Ağustos 2019’da göre 134 milyon 703 metreküp eksildi. Geçen yıl bugünlerde İzmir’in barajlarında 429 milyon 941 bin metreküp su bulunurken, bugün 295 milyon 238 bin metreküp su kaldı.
Tahtalı’da aktif doluluk yüzde 44’e düştü
Kente su sağlayan barajlardan Balçova Barajı’nda 2019 yılının 27 Ağustos tarihinde kullanılabilir su hacmi 2 milyon 33 bin metreküp iken 2020’nin aynı döneminde su miktarı 1 milyon 593 bin metreküpe indi. Geçen yıl barajdaki doluluk oranı yüzde yüzde 26.67’’den yüzde 19.10’a düştü.
Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı’ndaki kullanılabilir su hacmi de 10 milyon 168 bin metreküp iken bu yıl 4 milyon 519 bin metreküp olarak ölçüldü. Barajdaki aktif doluluk oranı da yüzde 60.43’ten yüzde 25.12’ye geriledi. İzmir’in en önemli barajlarından Tahtalı’daki su hacmi 232 milyon 38 bin metreküpten 148 milyon 144 bin metreküpe indi. Doluluk oranı da yüzde 74.1’den 27 Ağustos 2020’de yüzde 44.78’e düştü.
Ürkmez Barajı’ndaki doluluk oranı ise 2019’da yüzde 60.1 iken bu sene yüzde 47.64 olarak gerçekleşti. Geçen yıl 4 milyon 951 bin metreküp olan kullanılabilir su miktarı ise 3 milyon 930 bin metreküp olarak ölçüldü. Güzelhisar Barajı’ndaki su miktarı da bir yılda 118 milyon 250 bin metreküpten 88 milyon 287 bin metreküpe, doluluk oranı da yüzde 74’’den 53.23’e geriledi.
Gördes Barajı’nda geçen yıl 61 milyon 992 bin metreküp olan su hacmi 48 milyon 390 metreküpe düştü. Doluluk oranı da yüzde 10.16’dan sadece yüzde 7.19’a düştü.
Soyer: Su dünyanın meselesi
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi ilk bileşiminde konuşan Tunç Soyer, “Kiraz’da 14 tanesi bizim dönemimizde olmak üzere 47 kuyu açıldı. 9 yeni kuyu için de ihaleye çıkıldı. Buradaki mesele şu: Suyun vahşice tüketildiği bir tarım ekonomisini sürdürürseniz sonunda sadece Kiraz’da değil Türkiye’nin hiçbir yerinde su bulamaz hale gelirseniz. Bizim tarım planlaması konusunda ciddi şekilde havza ekonomileri üzerinden yeni düzenlemeler yapmamız lazım. Su sadece İzmir’in, Türkiye’nin meselesi değil, dünyanın meselesi. Dünya muazzam bir kuraklığa doğru gidiyor. Küçük Menderes Havzası’nda belki önümüzdeki beş yıldan sonra tarım yapılamaz hale gelecek. Bizim tarım ekonomisini planlamamız lazım. Üretici bugün patates ekiyor, ertesi sene başka şey ekiyor. Bunu devletin planlaması gerekiyor. Eskiden böyleydi. Artık yapılmıyor. Sorun küresel bir sorundur. Kuraklaşma ve çölleşme ile ilgili sorundur. Kiraz’da yaşadığımız mesele sadece bunun uç gösterdiği bir konudur” dedi.
YORUMLAR
Yorum Yap