Sağlık çalışanlarının canlarını tehlikeye atarak Koronavirüs’e karşı savaş verdiği şu günlerde Bayraklı’dan “pes” dedirtecek korkunç görüntüler geldi. Bayraklı 5 Nolu Aile Sağlı Merkezinde daha önce de sağlık çalışanlarına 3 kez saldırdığı için 14 ay ceza alan ancak cezası ertelenen kadın yine saldırdı. Hemşeriye tekmeleyip boğazını sıktı, camları kardı. Saldırganın daha önce de doktorun evine girmeye çalıştığı, ancak polis çağrılması nedeniyle kaçtığı belirtildi. Saldırgan kadın dördüncü saldırıya rağmen yine de serbest kaldı.
Görevli doktor yaşadıkları dehşeti anlattı
Bayraklı 5 Nolu Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarından Dr. Özgür Akkoç, yaşadıkları dehşeti ve olaylları çektiği video ile anlattı.Çok üzücü bir olay yaşadıklarını belirten Dr. Özkoç, ““30 yaşlarında bir kadın hemşiremize şiddet uyguladı. Hemşiremize tekme attı, boğazını sıktı. Polis çağırdık. Polis gelene kadar da eline aldığı taşla Aile Sağlığı Merkezimizin camlarını kırdı. Kapısına zarar verdi. Bu şahıs 6 ay önce benzer hareketlerinden dolayı tarafımızdan şikayet edilmiş ve 14 ay ceza almıştı. Cezası ertelenmişti. Ceza ertelendiği için aramızda gezmeye devam ediyor. Mahkeme çıkışında bize saldırdı. Mahkeme sonrası kuruma gelerek hemşire hanıma tekme attı. Yaklaşık 2 ay önce de benim evime girmeye çalıştı, polis çağırınca da kaçtı. Aynı şahıs 4 kez sağlık çalışanlarına saldırıda bulundu. Ancak hiçbir yaptırımla karşılaşmadı ve aramızda dolaşıyor. En son saldırıdan sonra da yarım saat karakolda kaldıktan sonra salıverildi” dedi.
Acil önlem alınmalı
Sağlık çalışanlarının korunması için için acil çağrı yapan Dr. Akkoç şöyle konuştu: “Sağlık Bakanımızın her gün sosyal mesafeden bahsettiği, izolasyondan bahsettiği bizim sahada her gün bunları anlattığımız bir ortamda saldırgan hemşiremizin boğazına sarılıyor. Tekme atıyor. Ama maalesef karakolda yarım saat bile kalmıyor. Hukuk sisteminde bir yanlışlık olduğunu, sağlıkla ilgili önlem alınması gerektiğini düşünüyorum. Daha da acili, hastanelerin poliklinik yapmadığı bu günlerde aile sağlığı merkezlerine koruma verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Aksi taktirde daha da kötü olaylar yaşayabiliriz.”
