Ayasofya’nın ibadete açılması Danıştay’ın ardından Cumhurbaşkanı kararının Resmi Gazete’de yayınlanması ile yürürlüğe girdi

Danıştay 10. Dairesi'nin Ayasofya Camii'ni müze yapan 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesinin ardından Ayasofya Diyanet İşleri Başkanlığına devredilerek ibadete açılmasına yönelik Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete'de yayımlandı.

  • | Son Güncelleme:
  • | Egeli Gazete
Player yükleniyor...
  Danıştay 10. Dairesi'nin Ayasofya Camii'ni müze yapan 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesinin ardından Ayasofya Diyanet İşleri Başkanlığına devredilerek ibadete açılmasına yönelik Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete'de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Kararı'nda, "İstanbul ili Fatih ilçesinde bulunan Ayasofya Camii'nin müzeye çevrilmesi hakkındaki 24/11/1934 tarihli ve 2/1589 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı, Danıştay 10. Dairesi'nin kararı ile iptal edildiğinden, Ayasofya Camii'nin yönetiminin 22/6/1965 tarihli ve 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 35'inci maddesi gereğince Diyanet İşleri Başkanlığına devredilerek ibadete açılmasına karar verilmiştir" ifadelerine yer verildi. Danıştay 10. Dairesi, Ayasofya Camii'ni müze yapan 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etti. Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği, Ayasofya Camii'ni müzeye dönüştüren 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptali için Danıştay'da dava açmıştı. Davayı karara bağlayan Danıştay 10. Dairesi, Bakanlar Kurulu kararının iptaline hükmetti. Daire, kararında şu değerlendirmelerde bulundu: "Dava konusu Bakanlar Kurulu kararı, yukarıda yer verilen mevzuat, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve AİHM kararları kapsamında değerlendirildiğinde Ayasofya'nın statüsü muhafaza edilerek hukuk düzenimizle güvence altına alınan özel hukuk tüzel kişiliğini haiz mazbut vakıf niteliğindeki Fatih Sultan Mehmet Han Vakfı'nın mülkiyetinde olduğu, Ayasofya'nın vakfedenin iradesi gereği sürekli şekilde cami olarak kullanılması için toplumun hizmetine sunulduğu, bedelsiz olarak kamunun istifadesine terk edilmesi yönüyle hayrat taşınmaz niteliği taşıdığı, tapu belgesinde de cami vasfı ile tescilli bulunduğu, Vakıf senedinin hukuk kuralı etki, değer ve gücünde olduğu, vakfedilen taşınmazın vakıf senedindeki niteliğinin ve kullanım amacının değiştirilemeyeceği, bu hususun tüm gerçek ve tüzel kişilerle birlikte davalı idare için de bağlayıcı olduğu, devletin vakıf varlığının, vakfedenin iradesine uygun olarak kullanılmasını sağlama yönünde pozitif yükümlülüğü, vakıf mal ve hakları ile ilgili olarak vakfedenin iradesini ortadan kaldıracak şekilde müdahalede bulunmama yönünde de negatif yükümlülüğünün bulunduğu kuskusuzdur. Bu durumda Türk hukuk sisteminde kadimden beri korunarak yaşatılan Vakfa ait taşınmaz ve hakların vakfiyesi doğrultusunda istifadesine bırakıldığı toplum tarafından kullanılmasına engel olunamayacağı, vakıf senedinde sürekli olarak tahsis edildiği cami vasfı dışında kullanımının ve başka bir amaca özgülenmesinin hukuken mümkün olmadığı sonucuna varıldığından, bu hususlar dikkate alınmaksızın Ayasofya'nın cami olarak kullanımının sonlandırılarak müzeye çevrilmesi yönünde tesis edilen dava konusu Bakanlar Kurulu Kararında hukuka uygunluk görülmemiştir."  

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz