Beş bin yıllık Metropolis Antik Kenti’ne taş ocağı 

Çevre İl Müdürlüğü İzmir’in Menderes ve Torbalı ilçeleri sınırında bulunan Karakuyu Mahallesi’nde kalker Ocağı kurulması için ÇED süreci başlattı. ÇED dosyasında, proje alanın 5 bin yıllık Metropolis Antik Kenti’ne 350 metre uzaklıkta yer aldığı belirtildi. Delen Enerji İnşaat Taahhüt Madencilik ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından yapılacak kalker ocağı için 30 Haziran’da İnceleme Değerlendirme Toplantısı (İDK) toplantısı yapılacağı açıklandı.

  • | Son Güncelleme:
  • | Egeli Gazete
Player yükleniyor...
EGELİ GAZETE-İzmir’de çok tartışılacak bir ÇED (Çevre Değerlendirme Süreci) daha başlatıldı. Çevre İl Müdürlüğü İzmir’in Menderes ve Torbalı ilçeleri sınırında bulunan Karakuyu Mahallesi’nde kalker Ocağı kurulması için ÇED süreci başlattı. Yayınlanan ÇED dosyasında, “1/100.000 ölçekli çevre düzeni planına göre, proje sahasına en yakın arkeolojik sit alanı 350 m kuzeybatı yönünde ve 1.850 m doğu yönünde (Metropolis Antik Kenti) yer almaktadır” ifadeleri dikkat çekti. Söz konusu projenin gerçekleştirileceği alanın imar planlarında “orman alanı” olarak görüldüğü belirtildi. Çalışmalar kapsamında 51.498,70 metrekarelik orman alanında çalışma yürütüleceği belirtildi. ÇED dosyasında ayrıca çalışmalar kapsamında dinamit ve anfora gibi patlayıcılar da kullanılacağı bilgisi verildi. 30 HAZİRAN’DA İDK TOPLANTISI VAR Delen Enerji İnşaat Taahhüt Madencilik ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından yapılacak kalker ocağı için 30 Haziran’da İnceleme Değerlendirme Toplantısı (İDK) toplantısı yapılacağı açıklandı. Proje kapsamında kalker ocağı ve kırma eleme tesisi kapasite artırımı ile plentmiks ve yıkama tesisi kurulacağı belirtildi. ÇED raporunda 29,11 hektar büyüklüğündeki S.200704560 (ER:3138694) Numaralı ruhsat sahasında,17,84 hektar alan için maden işletme izni bulunduğu ifade edilerek, “17,67 hektar alanda 245.000 ton/yıl Kalker Ocağı ve 245.000 ton/yıl Kırma-Eleme Tesisi” projesi için; Mülga İzmir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün, 14.05.2012 tarih ve 1155 karar numarası ile ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildir’ kararı verilmiştir. Ruhsat sahası içerisinde mevcut durumda; kalker ocağı ve kırma-eleme tesisinin kapasitesi 239.040 ton/yıldır. Proje ile kalker ocağı kapasitesinin 2.500.000 ton/yıl ve kırma eleme tesisi kapasitesinin 2.000.000 ton/yıl olarak artırılması planlanmaktadır. Artışın yanı sıra 500.000 ton/yıl kapasiteli plentmiks ile 500.000 ton/yıl kapasiteli yıkama tesisi kurulması planlanmaktadır” bilgisi verildi. HALK İSTEMEDİ ÇED dosyasında ayrıca, “Toplantı tarihinde ve saatinde, köy kahvehanesinde hazır olarak bulunulmuştur. Halkı bilgilendirmek, görüş ve önerilerini almak üzere sunum, poster ve el ilanları hazırlanmıştır. Tüm hazırlıklar (projeksiyon, ses sistemi vb.) toplantı saati öncesinde tamamlanmıştır. Ancak kahvehanedeki halk tarafından protesto edilerek toplantı yaptırmayacaklarını belirtmişlerdir” ifadeleri de dikkat çekti. YILDA 2.5 MİLYON TON KAZI YAPILACAK ÇED dosyasında ayrıca şu bilgiler de verildi: “Proje ile toplam 2.550.000 ton/yıl kazı yapılacak olup bu miktarın yaklaşık %98’i oranında 2.500.000 ton/yıl miktarında kalker kayacı elde edilirken, yaklaşık %2 oranında 50.000 ton/yıl miktarında pasa malzeme oluşacaktır. Ayrıca ÇED Gerekli Değildir Kararı bulunan, 17,67 hektar ÇED alanının da genişletilerek, ruhsat sahasının tamamı olan 29,11 hektara çıkarılması planlanmaktadır.Tesiste; yılda 10 ay, ayda 24 gün ve günde 8 saat (1 vardiya) olan çalışma süresinin, yılda 12 ay, ayda 26 gün ve günde 16 saat (2 vardiya) olması planlanmaktadır.” METROPOLİS (ANA TANRIÇA KENTİ) İzmir şehir merkezine 40, Efes Antik Kenti'ne 20 kilometre uzaklıkta bulunan Ana Tanrıça Kenti anlamına gelen Metropolis'in ilk yerleşimi, günümüzden 5000 yıl önce Erken Tunç Çağı'nda Akropol'de kurulmuştur. Yoğun bir etkinliğin gözlendiği Helenistik dönemde, surlarla çevrilmiş, Tiyatro, Stoa, Bouleuterion (Meclis Binası) gibi anıtsal kamu binaları yapılmıştır. Roma Dönemi'nde de gelişmesini sürdüren kentin ekonomisi, sadece tarım ve hayvancılıkla sınırlı değil, aynı zamanda İzmir-Efes yolu üzerinde olmasından dolayı, ticaret ve gümrük en önemli gelir kaynağıydı. Bu dönemde, özellikle kentin doğu yamaçlarında, imparatorluk geleneğine uygun zengin evleri, atölyeler, dükkanlar, Hamam ve Gymnasium yapıları inşa edilmiştir. Bizans Dönemi'nde Piskoposluk Merkezi olan kent, imparatorluğun durumuyla bağlantılı olarak gerilemeye başlamıştır. 14. yüzyılda, Türk akınlarına karşı yapılan kale, antik yapıların üzerinde yer almaktadır.            

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz