Başkan Soyer’den turizm hamlesi: Yurt dışından 6 noktadan İzmir’e doğrudan uçuşlar gerçekleşecek

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer Habertürk Televizyonu’nda Hülya Hökenek’in sunduğu Enine Boyuna Programı’nda gazeteciler Sevilay Yılman, Nihal Bengisu Karaca, İsmail Saymaz ve Deniz Zeyrek’in sorularını yanıtladı, önemli açıklamalarda bulundu.   İzmir’in turizm potansiyelini mutlaka artıracaklarını ifade eden Soyer, “Antalya’ya 20 milyon turist gelirken bu rakamın İzmir’de 1.5 milyonda kalması kabul edilemez. Bu konuda çalışmalara başladık. İlk etapta yurt dışından 6 noktadan İzmir’e doğrudan uçuş sağlanması için havayollarına destek olacağız. Kruvaziyer turizmin tekrar başlaması için İtalya’ya gidip firma yetkilerini ikna ettik. İzmir turizm konusunda hak ettiği yeri alacak” dedi.   Tabii ki Kemalistim Programda “Kemalist misiniz?” yönündeki ısrarlı sorulara da net şekilde cevap veren Soyer şu açıklamalarda bulundu: “Tabii ki Kemalistim. Atatürk 1930’larda kadın pilot yetiştirmiş. Yetiştirilen kadınlar uçakları uçurmuş. Biz de İzmir’de kadın şoförler alıyoruz. Biz Kemalizminden bunu anlıyoruz. Bugünkü siyasetin sığlıklarını bir tarafa bırakarak, ötekileştirme kültürünü bir tarafa bırakarak söylemek istiyorum.  Siyaset hayatı dönüştürme sanatıdır. Bir kent yönetirken çok güçlü bir siyasi perspektif de taşımak zorundasınız. Tarihiniz, kültürünüzü çok iyi bilmeyen, dünyayı çok yakın takip etmeyi gerektiriyor. Örneğin sürdürülebilir kalkınma hedefler. BM'nn ortaya koyduğu 17 hedef var. Bu tamamen siyasi perspektifle ortaya konmuş bir şey. Biz kent yöneticisi olarak bunu takip etmezsek kendimi kabuğa mahkum etmiş oluruz.”   Suriyelilerin entegrasyonu şart   İzmir’de 150 bin Suriyeli sığınmacı olduğuna dikkat çeken Soyer, “Bu sığınmacıların büyük bölümü gitmeyecek. Kalacak gibi gözüküyor. Entegrasyonu sağlayıp yaşam koşularını iyileştirmek. Eğitimi ve okullardaki eğitimi. Yaşam koşullarını iyileştiremezsek herkes sorun yaşar. İzmirliler sahip çıkacak. Suriyeleri de bağrına basacak. 1492’de Sefarad Yahudileri geldi. Kolay olmadı. Bugün boyoz yiyoruz. O kültür İzmir’in bir parçası oldu. Zorlukları var. Ama zenginlik güzel. Melez olan güzel. Barış içinde birada yaşamayı öğreneceğiz” dedi.   Görevden alınan başkanların yerine Meclis’den seçim yapılmalı Fettulahçı Teörör Örgütü’ne üye olmak suçlamasıyla görevden alınan Urla Belediye Başkanı Burak Oğuz ile ilgili soruya da yanıtlayan Soyer, “Kendisiyle konuştum. Vicdani kanaatim suçlu olmadığı yönünde. Mali müşavir olarak her mecradan müşteri arayışı olmuş. Bir ticari ilişki kurmuş. Sonra bitmiş. Kanun terör nedeniyle başkan alınırsa kayyum atanır diyor. Neden meclis üyeleri arasından olmuyor. Urla’da meclis üyeleri arasından birinin seçilmesini istiyoruz. Yüzde 67 oyla seçilmiş Başkan var. Demokratik geleneklerimize uygun olan meclisten seçilmesi. Kayyum uygulaması yasal hama hukuken meşru değildir” diye konuştu.   Zafer değil avans aldık   31 Mart seçimlerinden sonra CHP’nin yerel yönetimlerde yaşadığı başarıya da değinen Soyer şöyle konuştu: “Bir zafer değil avans aldık. Halkımız bize kredi verdi. Tam olarak bize güvendiklerini düşünmüyorum. Oy dağılımlarında büyük bir değişim yok. Güveni sağlamak için çok başarılı olmak gibi bir mecburiyet var. Her ay biraraya geliyoruz. Deneyim alışverişinde bulunuyoruz. Tarım politikası konusunda. Başka bir tarımın mümkün olduğunu göstereceğiz. Üreticilerin biriktirdiğini birlikte pazarlayacağız. Aracıyı ortadan kaldıracağız. Bilişim, turizm ve tarım başta olmak üzere pekçok konuda dayanışmayı elden bırakmıyoruz.”   Cumhurbaşkanı ziyaretinde kurulan Whatsapp grubu hiç kullanılmadı Cumhurbaşkanı’nın belediye başkanları buluşması konusunda da açıklamalarda bulunan Soyer şu bilgileri verdi: “O gün büyük umutla gittik. İlk kez Cumhurbaşkanımız bütün başkanları davet etmişti. Kabine ve başkanlar buluştu. Tek tek başkanlar hangi bakandan ne talebi varsa bütün bunları konuşma fırsatı bulduk. Heyecan verici bir buluşmaydı. Ama o buluşmada kurulan whatsapp grubu bir daha hiç kullanılmadı.O buluşmada dile getirdiğimiz konulardan sonuç aldığımız olmadı.”